Show simple item record

dc.contributor.advisorYalçiner, Ruhtantr_TR
dc.contributor.authorZamanlou, Hosseintr_TR
dc.date.accessioned2015-10-15T07:34:02Z
dc.date.available2015-10-15T07:34:02Z
dc.date.issued2015tr_TR
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/2493
dc.description.abstractEpistemologically, philosophy of technology is among the new branches of science, and Martin Heidegger is considered as one of the founders of this field of study. Heidegger has become crucial in the field of questioning technology by handling existence by using hermeneutical-phenomenological methodology. Heidegger has valued technology in order to find the truth and towards the truth like development and emergence.Drawing upon ideas of Aristotle, Heidegger examines the symbol of potentiality reflecting the possibility of becoming actual. In this condition, he enters the question that whether technology might be regarded as a matter of survival or not.Heidegger provided a fundamental criticism against objectivity based and Cartesian understanding of science.tr_TR
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherSosyal Bilimler Enstitüsütr_TR
dc.subjectHeideggertr_TR
dc.titleMartin Heidegger ve Teknolojinin Hermeneutik Ontolojisitr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/masterThesistr_TR
dc.callno2015/2232tr_TR
dc.contributor.departmentoldSiyaset Bilimi ve Kamu Yönetimitr_TR
dc.description.ozetTeknoloji felsefesi epistemolojik olarak çağımızın genç bilim dalları arasındadır. Martin Heidegger de bu alanın önemli kurucularından sayılmaktadır. Varlık meselesini hermeneutik-fenomenolojik bir yöntemle ele alması, Heidegger’i teknolojiye dair soruşturması üzerinde de belirleyici olmuştur. Heidegger; teknolojiyi hakikat’i bulmak ve hakikate doğru gitmek çerçevesinde bir inkişaf ve zuhur ediş olarak değerlendirir. Heidegger, potansiyel olanın aktüel bir konuma dönüşmenin simgesini Aristoteles düşüncesi üzerinden inceler. Bu çerçevede Heidegger, teknolojinin kurtarıcı bir yönü olup olamayacağı sorusunu araştırmasına dahil eder.Heidegger, özne merkezli ve Kartezyen bilim anlayışı karşısında oldukça köklü bir eleştiri getirir. Bu noktada, hesaplayıcı aklın dünyamıza egemen olması, çağımızın temel krizi olarak değerlendirilir.tr_TR


Files in this item

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record