Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorUluğ, Berna Diclenur
dc.contributor.authorTurgut, Ebru
dc.date.accessioned2020-01-17T07:37:25Z
dc.date.issued2019
dc.date.submitted2019-05-29
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/21741
dc.description.abstractTurgut E., Research of Sociodemographic and Clinical Features in Patients with Opioid Use Disorder, Hacettepe University, Department of Psychiatry, Dissertation Thesis, Ankara, 2019. Substance use disorder, is a chronic and recurrent disorder resulting from changes in the brain due to substance use, characterized by constantly being busy with substance use, difficulty in seeking and using substance in a compulsive way, the difficulty in limiting the substance use and negative affect such as depression, dysphoria, anxiety, irritability occuring when access to the substance is prevented. In patients treated for opioid use disorder, basic conditions such as medical conditions, employment status, legal problems, family or social relations, mental health symptoms, substance use frequency and polysubstance use may help to understand the main risk factors and protective factors associated with treatment. The aim of this study is to find the sociodemographic and clinical features predicting the compliance to treatment in patients with opioid use disorder. The study included 83 patients aged 18 years and older who admitted to the outpatient clinic due to opioid use disorder and planned to be treated with extended-release naltrexone implant. The patients were evaluated for sociodemographic characteristics of their families and their own, their substance use characteristics, disease and treatment history, addiction profiles, mental capacities, depression, attention deficit hyperactivity disorder and other comorbidities. Results suggest that the dependency severity, anxiety levels and the duration of the index opioid use period before admitting for treatment of the individuals with opioid use disorder positively predict compliance to treatment while the motivation levels and the presence of hostility symptoms negatively predict the compliance to treatment. The results of the study indicate the importance of conducting multidimensional evaluations in terms of continuity of treatment of individuals with diagnosis of opioid use disorder, determining risk factors and protective factors, and being more careful in the treatment of patients with hostile symptoms and high motivation level. Keywords: Opioid use disorder, continuity of treatment, sociodemographic feature,clinical featuretr_TR
dc.publisherTıp Fakültesitr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjectOpioid kullanım bozukluğutr_TR
dc.subjectTedaviye devamlılık
dc.subjectSosyodemografik özellik
dc.subjectKlinik özellik
dc.subject.lcshPsikiyatritr_TR
dc.titleOpioid Kullanım Bozukluğu Olan Hastalarda Sosyodemografik ve Klinik Özelliklerin İncelenmesitr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/doctoralThesistr_TR
dc.description.ozetTurgut E., Opioid Kullanım Bozukluğu Olan Hastalarda Sosyodemografik ve Klinik Özelliklerin İncelenmesi, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Uzmanlık Tezi, Ankara, 2019. Madde kullanım bozukluğu, madde kullanımına bağlı olarak beyinde oluşan değişimler sonucu ortaya çıkan, zihnin madde kullanımıyla sürekli meşgul olması, kompulsif bir şekilde madde arama ve kullanma, madde kullanımını sınırlandırmada güçlük ve maddeye erişim önlendiğinde ortaya çıkan çökkünlük, disfori, anksiyete, irritabilite gibi olumsuz duygulanımların görüldüğü, süreğen ve tekrarlayıcı bir bozukluktur. Opioid kullanım bozukluğu nedeniyle tedavi gören hastalarda tıbbi koşullar, istihdam durumu, yasal sorunlar, aile içi veya sosyal ilişkiler, zihinsel sağlık belirtileri, madde kullanım sıklığı ve çoklu madde kullanımı gibi temel özellikler tedaviye cevabı etkileyen faktörlerin anlaşılmasına yardımcı olabilir. Araştırmada opioid kullanım bozukluğu olan hastalarda tedaviye devamlılığı yordayan sosyodemografik ve klinik özelliklerin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmaya 18 yaş ve üzeri opioid kullanım bozukluğu nedeniyle poliklinik başvurusunda bulunan ve cilt altı uzun salınımlı naltrekson implantı tedavisi planlanan 83 hasta alınmıştır. Hastalar kendilerinin ve ailelerinin sosyodemografik özellikleri, madde kullanım özellikleri, hastalık ve tedavi öyküleri, bağımlılık profilleri, zihinsel kapasiteleri, depresyon, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ve diğer komorbiditeler açısından değerlendirilmiştir. Araştırmanın bulgularında, opioid kullanım bozukluğu olan kişilerin bağımlılık şiddetlerinin ve anksiyete düzeylerinin yüksek olması ve tedaviye başvurmadan önce olan indeks opioid kullanma sürelerinin kısa olmasının tedaviye devamlılığı olumlu yönde, tedaviyle ilgili motivasyon düzeylerinin düşük ve hostilite belirtilerinin yüksek olmasının tedaviye devamlılığı olumsuz yönde yordadığı gösterilmiştir. Araştırma bulguları opioid kullanım bozukluğu tanısı olan kişilerin tedaviye devamlılıkları açısından çok yönlü değerlendirmeler yapmanın, risk faktörlerini ve koruyucu faktörleri belirlemenin, hostilite belirtileri olan ve motivasyon düzeyi yüksek görünen hastaların tedavisinde daha dikkatli davranmanın önemine işaret etmektedir. Anahtar kelimeler: Opioid kullanım bozukluğu, tedaviye devamlılık, sosyodemografik özellik, klinik özelliktr_TR
dc.contributor.departmentRuh Sağlığı ve Hastalıklarıtr_TR
dc.embargo.termsAcik erisimtr_TR
dc.embargo.lift2020-01-17T07:37:25Z
dc.subtypemedicineThesis


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster