dc.description.abstract | Nüfusun yaşlanması, 21. yüzyılda ön plana çıkan en önemli sosyal olgulardan biridir. Yaşam standartlarının gelişmesi ile birlikte bütün dünyada dikkati çekecek şekilde uzayan yaşam süresinin yanında, doğum oranları azalmakta ve dolayısıyla yaşlı nüfus sayısal ve oransal olarak artmaktadır. Ülkemizde 65 yaş üstü nüfusun tüm nüfusa oranı 2011 yılı sonu itibari ile %7,34 iken, bu oranın 2023 yılında %10,2'ye, 2050 yılında ise %21'e ulaşması bekleniyor. Bu bağlamda tüm diğer ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de artık yaşlılık olgusunun ve yaşlılık politikalarının yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir. Toplumda yaşlı denilince; bakıma muhtaç, yürüme güçlükleri olan, değişime kapalı, mutsuz, yalnız ve sosyal ilişkileri zayıflamış bireyler akla gelebilmektedir. Ancak son yıllarda ülkemizde yaşlılığa bakış açısı, yalnızca geleneksel değerler içerisinde saygı duyma ve koruma boyutunda kalmayıp, sağlıklı yaşlanma ve sosyal hayata katılım boyutlarına da dikkat çekilmektedir. Bu kapsamda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız tecrübe ve bilgelik gibi yaşlılığın olumlu yönlerini öne çıkararak yaşlılık ile ilgili politikalar ve programlarla yaşam kalitesini ve genel sağlığı artırmaya odaklanmakla birlikte, her bir birey için üretken, başarılı ve bağımsız bir yaşlanma hedeflemektedir. Bakanlığımızın yaşlanmaya bakış açısı, yaşlıya bakım sağlamanın yanında, toplumla bütünleşme, kaybolan statü ve rollerin yeniden kazanımı, işlevlerin artırılması, boş zamanların etkili değerlendirilmesi gibi konuların tartışılmasını içermektedir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı çatısı altında Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü olarak daha kapsamlı, kalıcı ve çağdaş çözümleri ortaya koyacak yaklaşımlar ve çalışmalarla, yaşlıların toplumsal yaşama eşit ve etkin katılmalarını ve daha kaliteli bir yaşam sürdürmelerini amaçlıyoruz.
Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü olarak, dün ile bugün arasında köprü kuran, kültürümüzü ve değerlerimizi yarınlara taşımamızı sağlayan en değerli varlıklarımız olan yaşlılarımız için; sağlıklı, etkin, hayatın içinde, aktif ve nefes aldıkları sürece mutlu oldukları yeni bir politikayı hayata geçirmek için yola çıktık. Bu noktada yaşlılar konusundaki en temel hedefimiz yaşlılarımızın yaşamlarını, öncelikle bulundukları ortamda, sağlık, huzur ve güven içinde sürdürmelerinin önem ve gerekliliği konusunda bilinç oluşturarak, toplum içinde kendi kendilerini idare edebilmeleri, üretken ve saygın bir şekilde mutlu bir yaşam sürdürmelerini sağlamaktır. Genel Müdürlüğümüz ülkemizin dört bir yanına yayılmış huzurevlerimiz ve yaşlı bakım merkezlerimizle sosyal güvencesi olan ya da olmayan tüm yaşlılarımıza hizmet veriyor. Elbette ki bu şekilde huzurevlerimiz eliyle yürüttüğümüz kurumsal bakım çalışmaları, yaşlılarımızın sorunlarının çözümü ve toplumda hak ettikleri yeri almaları konusunda tek başına yeterli olamaz. Bu sebeple Genel Müdürlük olarak, ülkemizde yaşlanma ile ilgili bilimsel verileri dikkate alarak, yaşlılarımızın her türlü engel, ihmal ve dışlanmaya karşı toplumsal hayata ayrımcılığa uğramadan ve etkin biçimde katılmalarını sağlamak üzere; "Türkiye'de Yaşlıların Durumu ve Yaşlanma Ulusal Eylem Planı" Uygulama Programını hazırladık. Bu kapsamda toplumsal yapımızın özelliklerine uygun yeni bir yaklaşım geliştirdik. Yeni yaklaşımımız geniş anlamda yoksulluğu ve sosyal dışlanmayı önleyerek uyumlu bir toplum öngören sosyal politikalara yatırım yapılmasının daha yararlı olduğu anlayışına dayanmaktadır.
Yaşlılarımızın sosyal hayata katılımlarının sağlanmasında en etkin yol yeni nesillerle bir arada bulunmalarıdır. Genel Müdürlüğümüzün desteklediği ve 11 Temmuz 2013'te başlatılan "Aktif Yaşam için Nesiller Arası Etkileşim Modeli" [AYNA] projesi yaşlılar ve gençlerin bir araya getirilerek sosyal yaşama katılımlarının güçlendirilmesini sağlamak ve bu amaç için bir modül ortaya koymak üzere hayata geçti. Projeyle Ankara'da Keçiören, Altındağ ve Çankaya ilçelerinde yaşayan genç ve yaşlıların sosyal yaşama birlikte katılımları, kuşak farkının azaltılarak yaşlıların toplumda aktif rol almaları ve gençlerin sosyal sorumluluk bilincinin gelişimine katkıda bulunulması hedeflendi. Proje kapsamında gençler ve yaşlılar beş çayında buluştu, gezi ve tabiat yürüyüşleri yaptı, konserlere gitti ve alışverişe çıktılar. Bu etkileşim sayesinde gençler ve yaşlılar birbirlerinden çeşitli konularda faydalandılar. Yaşlılar gençlerden bilgisayar, internet ve cep telefonu kullanımını öğrenirken, gençler yaşlıların hayata dair bilgeliklerinden yararlanma fırsatı buldular. "Aktif Yaşam için Nesiller Arası Etkileşim Modeli" [AYNA] projesi kapsamında yapılan tüm ortak faaliyetlerin sonucunda oluşturulan rapor ilgili taraflarca izlenebilmesi ve kullanılabilmesi için işte bu kitapla kamuoyuna sunuluyor. Ankara örneğinde nesiller arası buluşmayı sağlayacak bir model ortaya koymak amacıyla yapılan bu proje yerinde desteklenmelerine önem verdiğimiz yaşlılarımızın yaşadıkları ortamda sosyal çevreleriyle etkileşimlerini arttıracak politikaların belirlenmesinde bizlere yol gösterecektir. Bu kitabın hazırlanmasında emeği geçen ve raporun hazırlanma sürecini koordine eden Sistem ve Jenerasyon yetkilileri ile projenin finansmanını sağlayan Ankara Kalkınma Ajansına ve projenin paydaşları olan Hacettepe Üniversitesi Sosyal Sorumluluk Araştırma ve Uygulama Merkezi (HÜSSAM), Ankara Üniversitesi Yaşlılık Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi, Keçiören Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü, Hollanda Yüksek Eğitim Enstitüsü (NIHA), Altındağ Halk Eğitimi Merkezi ve Akşam Sanat Okulu Müdürlüğüne ve Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğümüzün ilgili birimleri ve görevlilerine aktif katılımları ve destekleri dolayısıyla teşekkür ederim. | tr_TR |