Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorKaragöz, Ayşe Heves
dc.contributor.authorBal, Emre Onur
dc.date.accessioned2024-08-01T13:17:36Z
dc.date.issued2024
dc.date.submitted2024-06-13
dc.identifier.citationBAL E. O., Elektrokonvülsif Terapi Uygulanan Hastalarda Genel Anestezik Ve Kas Gevşetici İlaçların Hastaların Hemodinamisine Ve Elektrokonvülsif Terapi Parametrelerine Etkilerinin Karşılaştırılması. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon ABD Ankara 2024tr_TR
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/11655/35411
dc.description.abstractIn this study, we aimed to retrospectively compare the effects of general anesthetic and muscle relaxant agents used in electroconvulsive therapy (ECT) on hemodynamic and ECT parameters in our clinic. After obtaining approval from the Hacettepe University Health Sciences Research Ethics Committee on December 19, 2023, with decision number 2023/09-56, we reviewed the records of unipolar and bipolar depression patients aged 18 and older who underwent ECT between 2009 and 2020 at the Hacettepe University Psychiatry Clinic, with anesthesia administered by the Department of Anesthesiology and Reanimation. The general anesthetics propofol, ketofol, thiopental, and etomidate, and the muscle relaxants rocuronium and succinylcholine were used for ECT induction. Hemodynamic data, seizure durations, aspiration, and atropine application data obtained during the sessions; the patients' ages; and the general anesthetic and muscle relaxant drugs used were analyzed using the linear mixed-effects model. Data from 1092 ECT sessions of 120 patients were examined. The mean age of patients who received ketofol (42.71 ± 10.877) was lower than those who received thiopental (57.13 ± 18.172) (p=0.021). The distribution of general anesthetic and muscle relaxant agents was evaluated using the Chi-square test and found to be non-homogeneous (p<0.001). Etomidate use was found to increase systolic blood pressure more than ketofol (p<0.045), thiopental increased diastolic blood pressure more than propofol, and ketofol increased heart rate more than etomidate (p=0.002). Thiopental and etomidate were more associated with the need for aspiration than propofol and ketofol (p<0.001). Ketofol caused more aspiration than propofol (p=0.033). When the association of muscle relaxant agents with aspiration was evaluated using the Chi-square test, it was found that aspiration occurred more frequently in sessions where succinylcholine was used (p<0.001). Ketofol sessions were found to be more closely associated with aspiration than propofol sessions (p=0.029). In the pairwise comparison of muscle relaxants, succinylcholine was found to be more associated with atropine use than rocuronium (p<0.05). Etomidate was found to be associated with longer seizure durations in ECT patients. While there was no difference in the effects of muscle relaxant agents on central seizure durations, rocuronium was associated with longer peripheral seizure durations compared to succinylcholine (p=0.015). In this study, we evaluated the effects of four induction agents (propofol, ketofol, thiopental, etomidate) and two muscle relaxants (rocuronium, succinylcholine) used during ECT. Propofol and ketofol were found to reduce blood pressure more effectively and reduce the need for aspiration, while ketofol increased heart rate more than etomidate. No difference was found in the hemodynamic effects between rocuronium and succinylcholine, but rocuronium led to longer peripheral seizure durations. The doses of agents and patient comorbidities were not examined, and the non-homogeneity of the groups limited the evaluation of the results. Randomized prospective studies conducted with homogeneous groups will provide more reliable information for clinical practice and shed light on the literaturetr_TR
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherTıp Fakültesitr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjectnöbet süreleritr_TR
dc.subject.lcshTıp uygulamasıtr_TR
dc.titleElektrokonvülsif Terapi Uygulanan Hastalarda Genel Anestezik Ve Kas Gevşetici İlaçların Hastaların Hemodinamisine Ve Elektrokonvülsif Terapi Parametrelerine Etkilerinin Karşılaştırılmasıtr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/othertr_TR
dc.description.ozetBu çalışmada kliniğimizde Elektrokonvülsif terapide (EKT) kullanılan genel anestezik ve kas gevşetici ajanların hemodinami ve EKT parametrelerine etkilerinin retrospektif olarak karşılaştırılması amaçlanmıştır. Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Araştırma Etik Kurulundan 19 Aralık 2023 tarihli 2023/09-56 karar numarası ile onay alındıktan sonra Hacettepe Üniversitesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Kliniğinde 2009 – 2020 arasında EKT uygulanıp Anesteziyoloji ve Reanimasyon ABD tarafından anestezisi verilen 18 yaş ve üstü unipolar ve bipolar depresyon hastalarının kayıtları incelenmiştir. EKT indüksiyonunda genel anestezik olarak propofol, ketofol, tiyopental, etomidat; kas gevşetici olarak roküronyum ve süksinilkolin kullanılmıştır. Seanslarda elde edilen hemodinamik veriler, nöbet süreleri, aspirasyon ve atropin uygulama verileri; hastaların yaşı, kullanılan genel anestezik ilaçlar ve kas gevşetici ilaçlar kayıtlardan incelenerek doğrusal karma etkiler modeliyle analiz edilmiştir. Toplam 120 hastanın 1092 EKT seansının verileri incelendi. Genel anestezik ajanların dağılımında ketofol kullanılan hastaların yaş ortalaması (42,71 ± 10,877), tiyopental kullanılan hastaların yaş ortalamasından (57,13 ± 18,172) düşük bulundu (p=0,021). Genel anestezik ajanların ve kas gevşetici ajanların dağılımı Ki-kare testiyle değerlendirildi, homojen olmadığı tespit edildi (p<0,001). EKT seanslarında etomidat kullanımının ketofol kullanımına göre sistolik kan basıncını daha fazla artırdığı (p<0,045), tiyopentalin propofole göre diyastolik kan basıncını daha fazla artırdığı, ketofolün etomidata göre kalp atım hızını daha fazla artırdığı bulundu (p=0,002) EKT seanslarında tiyopental ve etomidat, aspirasyon gereksinimi ile propofol ve ketofole göre daha fazla ilişkili bulundu (p<0,001). Ketofolün, propofole göre daha fazla aspirasyona neden olduğu bulundu (p=0,033). Kas gevşetici ajanların aspirasyon gereksiniminiyle birlikteliği Ki-kare testiyle değerlendirildiğinde süksinilkolin kullanılan seanslarda daha sık aspirasyon yapıldığı saptandı (p<0,001). İncelenen EKT seanslarında ketofol kullanılan seansların propofol kullanılan seanslara göre aspirasyonla daha yakın ilişkide olduğu görüldü (p=0,029). Kas gevşeticilerin ikili karşılaştırmasında süksinilkolinin roküronyuma göre atropin kullanımıyla daha ilişkili olduğu görüldü (p<0,05). Etomidatın EKT hastalarında daha uzun nöbet süreleriyle ilişkili olduğu bulundu. Kas gevşetici ajanların santral nöbet sürelerine etkilerinde bir farklılık bulunmazken periferik nöbet süreleri incelendiğinde roküronyum, süksinilkoline göre daha uzun nöbet süreleriyle ilişkilendirildi (p=0,015). Bu araştırmada, EKT sırasında kullanılan dört indüksiyon ajanı (propofol, ketofol, tiyopental, etomidat) ve iki kas gevşetici ajanının (roküronyum, süksinilkolin) etkilerini değerlendirdik. Propofol ve ketofol, kan basıncını daha etkili bir şekilde düşürüp aspirasyon ihtiyacını azaltırken ketofol kalp atım hızını etomidata göre daha fazla artırmıştır. Roküronyum ve süksinilkolin arasında hemodinamik etkilerde fark bulunmamış, ancak roküronyum daha uzun periferik nöbet sürelerine yol açmıştır. Çalışmada ajanların dozları ve hasta komorbiditeleri incelenmemiş olup, grupların homojen olmaması sonuçların değerlendirilmesini kısıtlamıştır. Homojen gruplarla yapılacak randomize prospektif çalışmalar klinik pratik uygulama için daha güvenilir ve literatüre ışık tutacak bilgiler verecektir.tr_TR
dc.contributor.departmentAnesteziyoloji ve Reanimasyontr_TR
dc.embargo.termsAcik erisimtr_TR
dc.embargo.lift2024-08-01T13:17:36Z
dc.fundingYoktr_TR
dc.subtypemedicineThesistr_TR


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster