dc.contributor.advisor | Seyitdanlıoğlu, Mehmet Veli | |
dc.contributor.author | Söğüt, Halim Ömer | |
dc.date.accessioned | 2024-06-28T11:29:08Z | |
dc.date.issued | 2024 | |
dc.date.submitted | 2024-06-04 | |
dc.identifier.uri | https://hdl.handle.net/11655/35093 | |
dc.description.abstract | Iron has been a raw material that has been in intensive use of mankind at every stage from the first production revolution to the industrial revolutions. With mass production, steel, the upper form of iron, which is the strategic raw material and commodity of modern industry, architecture and metallurgy has been considered as a quantitative criterion in development. Turks have also attached great importance and sanctity to iron and blacksmithing throughout history. From the Gokturks to the Uyghurs, from the Seljuks to the Ottomans, iron was at the center of life in every artistic, architectural, military and commercial field in the Turkish states. Starting with cannon casting, the army and navy have always been the number one demanders of the iron and steel market in the Ottoman Empire. Zeytinburnu Iron Factory, a full-fledged heavy industry establishment in the Ottoman Empire, which continued traditional production methods throughout the Industrial Revolution, was completed in 1846. However, since a structure that was mixed with business life and became bourgeois as in 17th century Europe could not be formed in the Ottomans, private enterprise and industrialization could not be achieved sufficiently. Efforts to form a Turkish-Muslim bourgeoisie, which started in the 2nd Constitutional Monarchy period, were on the table of the founding staff in the Republic period as well, and became one of the most important parameters in the policies to be produced. Efforts to establish the Iron and Steel industry in Turkey in a modern sense within economic principles began in 1925, immediately after the proclamation of the Republic, and the Law on the Establishment of the Iron Industry was enacted in 1926. Seen that the founding staff and subsequent administrators were aware of the urgency of heavy industry aiming to reach the welfare level of the developed countries of the period. In this regard, starting from the first industrial plans, the largest investment was directed towards the iron and steel industry. Until the 1980s, the state, like in many developing countries, established this industry itself and adopted the management method. Following long research and reports, Turkey's first integrated iron and steel facility, Kardemir, was established in 1937, followed by Erdemir, the first integrated flat steel facility, and İsdemir, the largest facility investment. | tr_TR |
dc.language.iso | tur | tr_TR |
dc.publisher | Sosyal Bilimler Enstitüsü | tr_TR |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | tr_TR |
dc.subject | Demir | tr_TR |
dc.subject | Çelik | |
dc.subject.lcsh | Bilim tarihi. Beşeri Bilimler | tr_TR |
dc.title | Türkiye'de Demir Çelik Sanayinin Kuruluşu | tr_TR |
dc.type | info:eu-repo/semantics/masterThesis | tr_TR |
dc.description.ozet | Demir insanoğlunun ilk üretim devriminden sanayi devrimlerine dek her aşamada yoğun kullanımında olan bir hammadde olagelmiştir. Kitlesel üretimle beraber modern sanayi, mimari ve metalürjinin stratejik hammadde ve metası olan demirin üst formu çelik, kalkınmada nicel bir ölçüt şeklinde telakki edilmiştir. Türkler de tarih boyunca demir ve demirciliğe büyük önem ve kutsiyet atfetmiştir. Göktürklerden Uygurlara, Selçuklulardan Osmanlılara kadar Türk devletlerinde sanatsal, mimari, askeri ve ticari her alanda hayatın merkezinde demir bulunmuştur. Önceleri top dökümü ile başlamak suretiyle Osmanlı’da demir çelik piyasasının bir numaralı talepçisi konumunda her vakit ordu ve donanma olmuştur. Sanayi Devrimi boyunca geleneksel üretim yöntemlerini sürdüren Osmanlı’da tam teşekküllü bir ağır sanayi kuruluşu olan Zeytinburnu Demir Fabrikası ise 1846 yılında tamamlanmıştır. Ancak, Osmanlı’da 17.y.y. Avrupa’sındaki gibi iş hayatıyla yoğrulup burjuvalaşan bir yapı meydana gelememesinden dolayı ağır sanayide özel girişim ve fabrikalaşma yeterli ölçüde sağlanamamıştır. II. Meşrutiyet döneminden başlayan Türk-Müslüman burjuvazi oluşturma çabaları Cumhuriyet döneminde de kurucu kadronun masasında olmuş, üretilecek politikalarda en önemli parametrelerden birisi haline gelmiştir. Türkiye’de modern manada ve iktisadi prensipler dahilinde Demir Çelik sanayisinin kurulması çalışmaları Cumhuriyetin ilanından hemen sonra 1925 yıllarında başlamış, Demir Sanayinin Tesisine Dair Kanun 1926 yılında çıkarılmıştır. Kurucu kadroların ve sonraki idarecilerin dönemin gelişmiş ülkelerinin refah seviyesine ulaşabilmek adına ağır sanayinin aciliyetinin idrakinde oldukları görülmektedir. Bu minvalde, ilk sanayi planlarından başlamak üzere en büyük yatırım kalemleri demir çelik ağır sanayine dönük olmuştur. 1980 yıllarına değin devlet, tıpkı birçok gelişmekte olan ülke gibi, bu sanayiyi bizzat kurup idare yöntemini benimsemiştir. Yapılan uzun tetkik ve raporlamalar akabinde, Türkiye’nin ilk entegre demir çelik tesisi Kardemir 1937 yılında kurulmuş, bunu sırasıyla ilk yassı çelik entegre tesisi Erdemir ve en büyük tesisleşme yatırımı İsdemir izlemiştir. | tr_TR |
dc.contributor.department | Tarih | tr_TR |
dc.embargo.terms | Acik erisim | tr_TR |
dc.embargo.lift | 2024-06-28T11:29:08Z | |
dc.funding | Yok | tr_TR |
dc.subtype | workingPaper | tr_TR |