Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorUdum, Şebnem
dc.contributor.authorErginyavuz, Elif
dc.date.accessioned2023-11-03T06:39:02Z
dc.date.issued2023
dc.date.submitted2023-09-13
dc.identifier.citationErginyavuz, E. (2023). Achieving The Goal of Nuclear Disarmament: Limitations of Structural Realism and Contributions of Social Constructivism. Master’s Thesis. Hacettepe University.tr_TR
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/11655/34135
dc.description.abstractThe pursuit of nuclear disarmament has been a complex and contentious issue in international relations, shaped by competing strategies. This thesis examines how normative shifts influenced by constructivist ideas have played a crucial role in accelerating nuclear disarmament progress. By focusing on the emergence of the new humanitarian approach and the entry into force of the Treaty on the Prohibition of Nuclear Weapons (TPNW), this study demonstrates how the application of constructivism has challenged and transformed the structural realist paradigm that underpinned the Nuclear Non-Proliferation Treaty (NPT). It posits that the slow pace of nuclear disarmament under the structural realist paradigm was attributed to its inadequacy in explaining change and setting up the groundwork for a safer world, while constructivism has appeared as a more effective framework to address these shortcomings. By explicitly stigmatizing nuclear weapons and delegitimizing their possession, the TPNW has supplied a transformative framework that empowers non-nuclear-armed states and civil society actors to actively promote disarmament, independently of the nuclear-armed states' positions. This thesis concludes that the incorporation of constructivist ideas, through the new humanitarian approach and the TPNW, has accelerated nuclear disarmament progress and opened new pathways. By fostering normative shifts that prioritize humanitarian concerns and collective identities, constructivism has revitalized the nuclear disarmament discourse and enabled possibilities beyond the constraints of structural realism. The findings shed light on the dynamic interplay of interests in shaping global nuclear disarmament efforts, supply insights into the potential for further advancements in disarmament diplomacy, and underscores the critical role of constructivism in setting the groundwork for a more secure and peaceful world, overcoming the limitations of structural realism and paving the way for a transformative nuclear disarmament process.tr_TR
dc.language.isoentr_TR
dc.publisherSosyal Bilimler Enstitüsütr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjectNuclear Disarmamenttr_TR
dc.subjectConstructivismtr_TR
dc.subjectStructural Realismtr_TR
dc.subjectInternational Securitytr_TR
dc.subject.lcshUluslararası ilişkilertr_TR
dc.titleAchieving The Goal of Nuclear Disarmament: Limitations of Structural Realism and Contributions of Social Constructivismtr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/masterThesistr_TR
dc.description.ozetNükleer silahsızlanma çabası uluslararası ilişkilerde karmaşık ve tartışmalı bir konu olmuş, rekabet eden stratejiler tarafından şekillenmiştir. Bu tez, normatif değişimlerin, konstrüktivist fikirler tarafından etkilendiğini ve nükleer silahsızlanma ilerlemesini hızlandırmada kritik bir rol oynadığını incelemektedir. Yeni insani yaklaşımın ortaya çıkışına ve Nükleer Silahların Yasaklanması Antlaşması (TPNW) yürürlüğe girdiği sürece odaklanarak, bu çalışma, konstrüktivizmin uygulanmasının, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması (NPT) tarafından desteklenen yapısal realizm paradigmasını sorgulayıp dönüştürdüğünü göstermektedir. Yavaş nükleer silahsızlanma hızının, yapısal realizm paradigmasının değişimi açıklamak ve daha güvenli bir dünya için temel oluşturmak konusundaki yetersizliğiyle ilişkilendirildiğini öne sürerken, konstrüktivizmin bu eksiklikleri ele almada daha etkili bir çerçeve olarak ortaya çıktığını ileri sürmektedir. Nükleer silahları açıkça damgalayarak ve sahip olma haklarını geçersiz kılarak, TPNW, nükleer silahlara sahip olmayan devletleri ve sivil toplum aktörlerini nükleer silah sahibi devletlerin pozisyonlarından bağımsız olarak silahsızlanmayı aktif olarak teşvik eden dönüştürücü bir çerçeve sunmuştur. Bu tez, konstrüktivist fikirlerin, yeni insani yaklaşım ve TPNW aracılığıyla nükleer silahsızlanma ilerlemesini hızlandırdığını ve yeni yollar açtığını sonuçlamaktadır. İnsani endişeleri ve kolektif kimlikleri önceliklendiren normatif değişiklikleri teşvik ederek, konstrüktivizm nükleer silahsızlanma tartışmasını canlandırmış ve yapısal realizmin sınırlarını aşan olanaklar sağlamıştır. Bulgular, küresel nükleer silahsızlanma çabalarını şekillendirmede çıkarların dinamik etkileşimini aydınlatırken, silahsızlanma diplomasisinde daha fazla ilerlemenin potansiyeline dair içgörüler sunar ve daha güvenli ve barışçıl bir dünya için temel oluşturmanın kritik rolünü vurgular; yapısal realizmin sınırlarını aşarak dönüşümcü bir nükleer silahsızlanma sürecine yol açar.tr_TR
dc.contributor.departmentUluslararası İlişkilertr_TR
dc.embargo.termsAcik erisimtr_TR
dc.embargo.lift2023-11-03T06:39:02Z
dc.fundingYoktr_TR


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster