Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorLekesiz, Mustafa Hulusi
dc.contributor.authorKocabaş, Osman Süreyya
dc.date.accessioned2024-01-26T12:02:22Z
dc.date.issued2024-01-22
dc.date.submitted2024-01-12
dc.identifier.citationKOCABAŞ, Osman Süreyya. Erken Modern Osmanlı Literatüründe Biyoçeşitlilik: Bitkiler, Doktora Tezi, Ankara, 2024.tr_TR
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/11655/34510
dc.description.abstractThis thesis seeks to answer the questions of what kind of knowledge the Ottomans had about biodiversity in terms of plants, what were the reference sources of this knowledge and in which areas they used this knowledge. This study covers the Early Modern Period (15th-18th centuries) and focuses on the geographical region of Diyâr-ı Rûm, where the Turkish-speaking population was densely populated. Since the texts accessible to the average literate population living in this region are taken as a basis, texts written mainly in Ottoman Turkish are preferred. Although the influence of Arabic as the language of science was still present in this period, Ottoman Turkish was also significantly preferred in scientific circles, especially from the 17th and 18th centuries onwards. The Early Modern Period is a period in which new discoveries were made in the world and the knowledge of antiquity was replaced by the search for new knowledge. In this period, the knowledge of plant diversity in the world also increased and some plants rapidly became a commodity of global trade. How far the Ottomans sailed in the winds of nature discovery that began in Europe and how far they were able to go is another answer this thesis seeks. In the classical period, Ottoman authors inherited and adapted medieval Islamic literature and shaped it according to their needs and curiosities. They also showed interest in the new knowledge produced as a result of European discoveries to the extent of their curiosity and needs, and interpreted and utilized them within the framework of their own paradigms. As a result, science production in the Ottoman Empire has eclectic and pragmatic characteristics. In this field, this study discusses how the Ottomans tested themselves in the phenomenon of scientific revolution. The extent to which the Ottomans updated themselves in the field of plant diversity knowledge has also been tried to be determined.tr_TR
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherSosyal Bilimler Enstitüsütr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjectBiyoçeşitliliktr_TR
dc.subjectOsmanlı bilim tarihitr_TR
dc.subjectBitki çeşitliliğitr_TR
dc.subjectBotaniktr_TR
dc.subjectFarmakolojitr_TR
dc.subject.lcshBilim tarihi. Beşeri Bilimlertr_TR
dc.titleErken Modern Osmanlı Literatüründe Biyoçeşitlilik: Bitkilertr_TR
dc.title.alternativeBiodiversity in the Early Modern Ottoman Literature: Plants and Herbstr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/doctoralThesistr_TR
dc.description.ozetBu tez çalışmasında Osmanlıların biyolojik çeşitlilik konusunda bitkiler özelinde ne tür bir bilgiye sahip oldukları, bilginin referans kaynaklarının neler olduğu ve bu bilgiyi hangi alanlarda kullandıkları sorularına cevap aranmıştır. Bu çalışma Erken Modern Dönemi (15-18. Yüzyıllar) kapsamaktadır ve coğrafi alan olarak Türkçe konuşan nüfusun yoğun yaşadığı Diyâr-ı Rûm bölgesine odaklanılmıştır. Bu bölgede yaşayan ortalama okur-yazar kitlenin ulaştığı metinler esas alındığı için ağırlıklı olarak Osmanlı Türkçesinde telif edilmiş metinler tercih edilmiştir. Bu dönemde bilim dili olarak Arapçanın etkisi halen mevcut olmakla birlikte Osmanlı Türkçesi de özellikle 17. ve 18. Yüzyıldan itibaren bilim çevrelerinde önemli ölçüde tercih edilmiştir. Erken Modern Dönem, dünyada yeni keşiflerin yapıldığı ve Antikite bilgisinin yerinin yeni bilgi arayışlarıyla dolduğu bir dönemdir. Bu dönemde dünyada var olan bitki çeşitliliği bilgisi artmış ve bazı bitkiler de hızla küresel ticaretin bir metası haline gelmiştir. Osmanlıların Avrupa’da başlayan doğanın keşfi rüzgarına ne kadar yelken açtığı ve nereye kadar gidebildiği bu tezin aradığı bir diğer cevaptır. Osmanlı müellifleri klasik dönemde Orta Çağ İslam literatürünü miras alıp kendilerine uyarlamış ve ihtiyaçları ve merakları çerçevesinde bu mirası şekillendirmiştir. Avrupa’da keşiflerin neticesinde üretilen yeni bilgilere de yine merak ve ihtiyaçları ölçüsünde ilgi göstermiş ve onları kendi paradigmaları çerçevesinde yorumlayıp kullanmıştır. Sonuçta Osmanlı’daki bilim üretimi, eklektik ve pragmatik özellikleri haizdir. Bu alanda bu çalışmada Osmanlıların bilim devrimi olgusunda nasıl bir sınav verdiğinin tartışması yapılmıştır. Bitki çeşitliliği bilgisi alanında Osmanlıların kendilerini ne ölçüde güncelledikleri de tespit edilmeye çalışılmıştır.tr_TR
dc.contributor.departmentTarihtr_TR
dc.embargo.termsAcik erisimtr_TR
dc.embargo.lift2024-01-26T12:02:22Z
dc.fundingYoktr_TR


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster