Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorKorkmaz Toygar, Ayşe
dc.contributor.authorKartal Öztürk, Gökçen
dc.date.accessioned2019-10-20T19:56:51Z
dc.date.issued2015-10-09
dc.date.submitted2015-06-24
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/9249
dc.description.abstractABSTRACT KARTAL OZTURK Gokcen, Incidence of indirect hyperbilirubinemia in newborn infants with inherited metabolic diseases characterised by metabolic acidosis and/or hyperammonemia. Hacettepe University Faculty of Medicine, Department of Pediatrics, Thesis in Pediatrics. Ankara, 2015. In Turkey, the incidence of indirect hyperbilirubinemia in term newborn infants is high and it has been reported to be between 20-50% in several researchs while phototherapy incidence has been reported to be between 10-45%. In addition, due to high incidence of consanguineous marriages, the incidence of inherited metabolic diseases is also high in our country. Our hospital is a tertiary referral center for inherited metabolic diseases and for a long period of time, we have observed that in newborn infants with inherited metabolic diseases characterized by metabolic acidosis and/or hyperammonemia, the incidence of hyperbilirubinemia and/or need for phototherapy was very low. So in this study we aimed to define the incidence of neonatal jaundice (indirect hyperbilirubinemia) in newborn infants who were hospitalized for inherited metabolic diseases characterised by metabolic acidosis and/or hyperammoniemia. 106 infants were included in the study group both retrospectively and prospectively covering the period of 1 January 2001- 31 December 2014 in the Neonatal Intensive Care Unit of Hacettepe University İhsan Doğramacı Children’s Hospital. All demographic and clinical data were noted. The control group consisted of 126 healthy newborn infants who were born in the same hospital in odd days between 1 September – 31 December 2014. During the hospitalization period, all demographic and clinical data related with neonatal jaundice were noted. After discharge from the hospital and the infants completed their 28th day of life, the parents were called by phone and asked whether the infants developed jaundice after hospital discharge, serum bilirubin levels and need for phototherapy and/or exchange transfusion. In the study group, 67 (63.2%) infants had organic acidemia, 22 (20.8%) had urea cycle disorders, 5 (+.7%) had mitocondrial disease, 6 (5.7%) had fatty acid oxidation disorders and 6 (5.7%) had other diseases. In the study group, mean serum total bilirubin and indirect bilirubin levels were significantly lower than the control group (6.6±5.6 mg/dl vs 14.6±4.2 mg/dl, p<0.001 and 5.8±5.4 mg/dl vs 13.9±4.1 mg/dl, p<0.001 respectively). Phototherapy incidence was found to be 11.3% in the study group and 23.8% in the control group (p<0.05) This is the first epidemiological study in the literature, about the extremely low incidence of indirect hyperbilirubinemia in newborn infants with inherited metabolic diseases characterised by metabolic acidosis and/or hyperammonemia. This new finding should be investigated with prospective biochemical, enzymatic, molecular and genetic studies in order to define the pathophysiological mechanisms. Keywords: Indirect hyperbilirubinemia, inherited metabolic diseases, metabolic acidosis, hyperammonemiatr_TR
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherTıp Fakültesitr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.rightsCC0 1.0 Universal*
dc.rights.urihttp://creativecommons.org/publicdomain/zero/1.0/*
dc.subjectİndirekt hiperbilirübinemitr_TR
dc.subjectKalıtsal metabolik hastalıktr_TR
dc.subjectMetabolik asidoztr_TR
dc.subjectHiperamonemitr_TR
dc.titleYenidoğanlarda Metabolik Asidoz ve/veya Hiperamonemi ile Karakterli Kalıtsal Metabolik Hastalıklarda İndirekt Hiperbilirübinemi Sıklığıtr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/doctoralThesistr_TR
dc.description.ozetÖZET KARTAL ÖZTÜRK Gökçen, Yenidoğanlarda metabolik asidoz ve/veya hiperamonemi ile karakterli kalıtsal metabolik hastalıklarda indirekt hiperbilirübinemi sıklığı. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Uzmanlık Tezi, Ankara, 2015. Ülkemizde zamanında doğan yenidoğanlarda indirekt hiperbilirübinemi sıklığı oldukça yüksektir ve bu sıklık ülkemizde yapılan bilimsel çalışmalarda %20-50, fototerapi sıklığı ise %10-45 arasında bildirilmiştir. Kalıtsal metabolik hastalıkların bazılarının sıklığı belirli ırk ve etnik gruplarda artmakla birlikte genel görülme sıklığı 1:4000-1:5000’dir. Ülkemizde özellikle akraba evliliği oranının yüksek olması nedeniyle kalıtsal metabolik hastalıkların sıklığı da oldukça yüksektir. Hastanemiz ülkemizde kalıtsal metabolik hastalıklar için bir referans merkezidir ve uzun süredir ağır metabolik asidoz ve/veya hiperamonemi ile karakterli kalıtsal metabolik hastalık nedeniyle izlenen yenidoğanların çok azında indirekt hiperbilirübinemi geliştiği, fototerapi veya kan değişimi gereksinimi olduğu, hatta bu yenidoğanların deri renginin çoğunlukla çok açık renkte olduğu dikkatimizi çekmiştir. Bu nedenle çalışmamızda metabolik asidoz ve/veya hiperamonemi ile karakterli kalıtsal metabolik hastalık tanısı ile izlenmiş yenidoğanlarda yaşamın ilk 28 günü içinde indirekt hiperbilirübinemi gelişme sıklığı ve bunun sağlıklı yenidoğanlardaki indirekt hiperbilirübinemi sıklığı ile karşılaştırılması amaçlanmıştır. Çalışma grubuna 1 Ocak 2001-31 Aralık 2014 tarihleri arasında Hacettepe Üniversitesi İhsan Doğramacı Çocuk Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Üniteleri’nde izlenen 106 vaka retrospektif ve prospektif olarak alındı. Tüm vakaların demografik ve klinik verileri not edildi. Kontrol grubu olarak 1 Eylül-31 Aralık 2014 tarihleri arasında tek günlerde Hacettepe Üniversitesi Hastanesi’nde zamanında doğan 126 sağlıklı yenidoğan prospektif olarak alındı. Hastane izlemi boyunca tüm demografik ve klinik verileri not edildi. Ayrıca bu yenidoğanlar 28. günü tamamladıktan sonra aileleri ile telefonla iletişim kuruldu ve hastaneden taburcu edildikten sonra yenidoğan sarılığı geliştirip geliştirmedikleri, sarılık geliştiren yenidoğanların serum bilirübin düzeyleri, fototerapi, kan değişimi veya fenobarbital tedavisi alıp almadıkları, fototerapi süresi öğrenildi ve not edildi. Vaka grubundaki kalıtsal metabolik hastalıkların 67’si (% 63.2) organik asidemi, 22’si (% 20.8) üre siklus bozukluğu, 5’i (% 4.7) mitokondriyal hastalık, 6’sı (% 5.7) yağ asidi oksidasyon bozukluğu ve 6’sı (% 5.7) diğer hastalıklar olarak belirlendi. Ortalama serum total bilirübin ve indirekt bilirübin düzeyleri vaka grubunda kontrol grubuna göre önemli düzeyde düşük bulundu. (sırasıyla 6.6±5.6 mg/dl vs 14.6±4.2 mg/dl, p<0.001 ve 5.8±5.4 mg/dl vs 13.9±4.1 mg/dl, p<0.001). Bu bulgu ile uyumlu olarak fototerapi sıklığı vaka grubunda %11.3, kontrol grubunda ise %23.8 oranında bulundu (p<0.05). Çalışmamız literatürde metabolik asidoz ve/veya hiperamonemi ile karakterli kalıtsal metabolik hastalığı olan yenidoğanlarda indirekt hiperbilirübinemi sıklığını belirleyen ilk epidemiyolojik çalışmadır. Çalışmamız sonucunda bu bebeklerde belirlenmiş olan önemli düzeydeki düşük indirekt hiperbilirübinemi sıklığının patofizyolojik mekanizmalarının prospektif biyokimyasal, enzimatik, moleküler ve genetik çalışmalar ile araştırılması gerektiği düşünülmüştür. Anahtar Kelimeler: İndirekt hiperbilirübinemi, kalıtsal metabolik hastalık, metabolik asidoz, hiperamonemitr_TR
dc.contributor.departmentÇocuk Sağlığı ve Hastalıklarıtr_TR
dc.embargo.termsAcik erisimtr_TR
dc.embargo.lift2019-10-20T19:56:51Z
dc.fundingYoktr_TR
dc.subtypemedicineThesis


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster

info:eu-repo/semantics/openAccess
Aksi belirtilmediği sürece bu öğenin lisansı: info:eu-repo/semantics/openAccess