Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorUysal Soyer, Özgetr_TR
dc.contributor.authorCavkaytar, Özlemtr_TR
dc.date.accessioned2015-10-14T09:50:38Z
dc.date.available2015-10-14T09:50:38Z
dc.date.issued2013tr_TR
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/809
dc.description.abstractAllergic drug reactions are common problems in pediatric practice which result in significant morbidity and mortality rates. The aim of this study is to determine the rates of actual beta-lactam and nonsteroidal antiinflammatory drug (NSAID) allergy in patients with suspected allergic reaction history and to identify the demographic characteristics of patients and to establish the risk factors for drug allergy. Patients who admitted to Hacettepe University Department of Pediatric Allergy between December 2011 and April 2013 participated in the study. A questionnaire prepared by European Network of Drug Allergy (ENDA) was filled in for each patient. The patients who had a suspected allergic reaction history with beta-lactam antibiotics were tested with major determinant, minor determinant, penisilin G, ampisilin and amoksisilin-klavulanic acid through prick and intradermal (ID) tests. Intradermal late reading and patch tests were performed for the patients with negative initial skin test results with a history of a non-immediate type reaction (at least 1 hour after drug uptake). Provocation tests with the culprit drug were performed for all the patients who had negative skin test results. In patients with proven NSAID allergy oral provocation tests with aspirin and other NSAID drugs in order to determine cross reactivity among them. The positive physical finding during the provocation test and/or at least a 15%decrease in FEV1 in pulmonary function test was accepted as drug allergy.Eleven (%22.4) of the 49 patients with immediate type suspected beta-lactam allergy were diagnosed as allergic, whereas 15 (%14.6) of the 103 patients with suspected nonimmediate type beta-lactam were diagnosed as allergic and 15 (27.8%) of the 54 patients with suspected NSAID allergy were diagnosed as allergic. The most common drugs responsible forthe allergic reaction was ceftriaxone in the patients with immediate type beta-lactam allergy and amoxicillin-klavulanic acid in patients with nonimmediate type beta-lactam allergy. The majority of patients in nonimmediate type beta-lactam allergy group were diagnosed through provocation tests, whereas majority of the patients with immediate type beta-lactam allergy were diagnosed through skin tests. The frequency of anaphylaxis, gastrointestinal system, cardiovascular and pulmonary system involvement and hospitalization during the reaction and systemic corticosteroid use during reaction were statistically significantly higher (p=0.013, 0.01, 0.011, 0.012, 0.027) in patients who had a immediate type beta-lactam allergy compared with the nonallergic group. Hospitalization and gastrointestinal system involvement during the reaction increased the risk for immediate type beta-lactam allergy. The frequency of atopy, angioedema during the reaction, and systemic steroid use for the treatment of the reaction were higher in patients with nonimmediate type beta-lactam allergy, whereas the frequency of upper respiratory tract infection was lower (p=0.047, 0.023, 0.026, 0.017) compared with the nonallergic ones. Angioedema was found to increase the risk in nonimmediate type beta-lactam allergy. The frequency of angioedema, single drug use and immediate type reaction (<1 hour after the drug intake) were higher in patients with NSAID allergy compared with the nonallergic ones (p=0.016, 0.011, 0.034). Single drug use during the reaction was found to increase the risk of NSAID allergy. As a result immediate type beta-lactam antibiotic and NSAID allergy in childhood were not affected by the presence of atopy or atopic diseases. Although the frequency of suspected nonimmediate type beta-lactam reaction was higher, the frequency of actual allergy was higher in patients with immediate type beta-lactam allergy. Frequent pulmonary function testing prevents serious reactions during NSAID provocation. We think that our study contributes to further classification of childhood drug allergies in order to explain the underlying pathogenesis.tr_TR
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherTıp Fakültesitr_TR
dc.subjectChildrentr_TR
dc.titleÇocukluk Çağında Sık Görülen Allerjik İlaç Reaksiyonlarının Değerlendirilmesitr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/doctoralThesisen
dc.callno2013/616tr_TR
dc.contributor.departmentoldÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalıtr_TR
dc.description.ozetÇocuk hekimliği uygulamalarında allerjik ilaç reaksiyonları sıklıkla gözlenmekte olup; önemli oranda morbidite ve hatta mortaliteye neden olmaktadır. Bu çalışmanın amacı çocukluk çağında en sık kullanılan ilaçlar olan beta-laktam grubu antibiyotikler ve non-steroidal anti-inflamatuar ilaç(NSAİİ) ile şüpheli allerjik reaksiyon hikayesi ile başvuran hastalarda ilaç allerjisi oranlarının saptanması, hastaların demografik özelliklerinin belirlenmesi ve ilaç allerjisi için risk faktörlerinin ortaya konmasıdır.Çalışmaya, HÜTF Çocuk Allerji Bilim Dalı?na Aralık 2011- Nisan 2013 tarihleri arasında başvuranhastalar alındı.European Network for Drug Allergygrubu tarafından hazırlanan anket dolduruldu. Beta-laktam grubu antibiyotiklerle şüpheli reaksiyon öyküsü olan hastalara majör determinant, minör determinant, penisilin G, ampisilin ve amoksisilin-klavulanik asit ile prik test ve ID test yapıldı, negatif sonuçlanan ve geç reaksiyon (ilaç alımından en az 1 saat sonra) tarifleyen hastalara intradermal geç okuma ve yama testi yapıldı. Bu testleri de negatif sonuçlanan geç beta-laktam allerjisi şüphesi olan ve deri testi negatif sonuçlanıp erken beta-laktam allerjisi şüphesi olan hastalara ve NSAİİ allerjisi şüphesi olan tüm hastalara sorumlu ilaç ile provokasyon testi yapıldı. Bu testin pozitif sonuçlanması durumunda NSAİİ saptanan hastalara aspirin ve/veya diğer NSAİİ?larla çapraz reaktivite ve/veya alternatif ilaç saptama amaçlı oral provokasyon yapıldı. Allerjik reaksiyon açısından pozitif muayene bulgusu ve/veya solunum fonksiyon testinde(SFT) FEV1?de en az %15?lik düşme ilaç allerjisi için pozitif sonuç olarak değerlendirildi.Erken tip beta-laktam allerjisi ön tanısıyla başvuran 49 hastanın 11?i (%22.4), geç tip beta-laktam allerjisi ön tanısıyla başvuran 103 hastanın 15?i (%14.6), NSAİİ allerjisi nedeniyle başvuran 54 hastanın 15?i (%27.8) ilaç allerjisi tanısı aldı.Erken tip beta-laktam allerjisi bulunan hastalarda en sık sorumlu ilaç seftriakson, geç tip beta-laktam allerjisi olan hastalarda en sık sorumlu ilaç amoksisilin-klavulanik asit olarak saptandı. Geç tip beta-laktam allerjisi olan hastaların büyük çoğunluğu provokasyon testi ile, erken tip beta-laktam allerjisi olan hastaların çoğu deri testi ile tanı aldı. Erken tip beta-laktam allerjisi tanısı alan hastalarda ilaçla anafilaksi hikayesi, gastrointestinal sistem (GIS), kardiyovasküler sistem ve solunum sistemi tutulumu, hastaneye yatış ve reaksiyon sırasında sistemik kortikosteroid kullanımı daha yüksek oranda idi (p=0.013, 0.01, 0.011, 0.012, 0.027). Erken tip beta-laktam allerjisi tanısında hastaneye yatış ve GIS tutulumunun riski arttırdığı belirlendi. Geç tip beta-laktam allerjisi tanısı alan hastalarda atopi, reaksiyon sırasında anjiyoödem varlığı ve sistemik steroid kullanımı daha yüksek saptanırken, reaksiyon sırasındaki bulgulara üst solunum yolu enfeksiyonunun eşlik etmesi daha düşük oranda bulundu (p=0.047, 0.023, 0.026, 0.017). Geç tip beta-laktam allerjisi tanısında anjiyoödemin riski arttırdığı bulundu.NSAİİ allerjisi tanısı alan hastalarda reaksiyon sırasında anjiyoödem, tek çeşit ilaç kullanımı, reaksiyonun erken dönemde ortaya çıkması daha yüksek oranda idi (p=0.016, 0.011, 0.034). Reaksiyon sırasında tek ilaç alınmasının NSAİİ allerjisi riskini arttırdığı bulundu. Çalışmamızın sonuçları çocukluk çağında erken tip beta-laktam ve NSAİİ allerjisi tanısının atopi ve atopik hastalık varlığından etkilenmediğini, çocukluk çağında geç tip şüpheli beta-laktam allerjisi reaksiyonların sık olmasına rağmen erken tip beta-laktam allerjisi ön tanısı ile başvuran hastalarda beta-laktam allerjisi oranının daha yüksek olduğunu göstermektedir. Ayrıca NSAİİ provokasyonu sırasında sık SFT yapmanın ciddi reaksiyon riskini önlediğini düşündürmektedir. Çalışmamız çocukluk çağında ilaç allerjilerinin patogenezi ve sınıflandırılması konusunda yapılacak daha geniş kapsamlı prospektif araştırmalar için yol gösterici olacaktır.tr_TR
dc.subtypemedicineThesis


Bu öğenin dosyaları:

Thumbnail

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster