Show simple item record

dc.contributor.advisorGüzel, Cemal
dc.contributor.authorAkar, Birdal
dc.date.accessioned2019-07-23T12:26:40Z
dc.date.issued2019-07-23
dc.date.submitted2019-06-24
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/7979
dc.description.abstractThe Ionian philosophy of 7th century B.C., which according to traditional compherension has characterised the whole philosophy of ancient Greece, has found its point of departure in archaic Greek poetry, i.e. the mythic narrations. As these narrations had generally provided the philosophers with their matter of investigation, they also had frequently interpenetrated the research methods of them and thus become the background of their own texts in many ways. It has not been for philosophy historians to indigenise this fact and so the traditional comprehension, especially among the continental philosophical communities, continued its decisiveness untill recently decades. However, as a very fruitful outcome of the dramatical improvement in both philology and all social sciences, in many philosophical papers which have been written since second half of 20th century in Europe, the decisive existence of myth and mythology in Ionian philosophy and its consecutives has been widely approved. After all, in the whole history of ancient Greece philosophy, it is that of Plato in which the constituent and grounding functions of myth and mythology have risen in the most distinctly way. In this respect, firstly the description of myth and mythology is made and their effects on philosophycal thought are generally presented; secondly the effects of myth and mythology in the thoughts of pre-Platonic philosophers are examined under favour of particular examples; and finally the certain mythical items which arise in Plato’s philosophy relatedly to both predecessors’ and his own doctrines, also by taking the advantages of ancient Greek language, are put under the scope within this study. As a result of this research process, the main conclusion is stated like following: The function of mythology in Plato’s philosophy is a constituent and characterising one rather than being an auxilary argument or ordinary expression method, just as seen in the simplest example the “metempsychosis” doctrine.tr_TR
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherSosyal Bilimler Enstitüsütr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjectPlatontr_TR
dc.subjectİlkçağ felsefesi
dc.subjectMit
dc.subjectMitoloji
dc.subject.lcshFelsefe. Psikoloji. Din.tr_TR
dc.titlePlaton'un Felsefesinde Mitolojinin İşlevitr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/doctoralThesistr_TR
dc.description.ozetGeleneksel anlayışa göre antik Yunan felsefesini karakterize eden M.Ö. 7. yüzyıl İyonya felsefesi, ilk hareket noktasını kadim Yunan şiirinde, bir kelimeyle mitik anlatılarda bulmuştur. Bu anlatılar filozofun araştırma nesnelerini belirlediği gibi, araştırma yöntemlerine de çoğu zaman nüfuz etmiş ve pek çok bakımdan metinlerin arka planı hâline gelmiştir. Bu durumu kabullenmek felsefe tarihçileri için pek kolay olmamış, özellikle kıta felsefesinde bu geleneksel anlayış egemenliğini yakın dönemlere kadar koruyabilmiştir. Fakat gerek filolojideki, gerekse bütün sosyal bilimlerdeki dramatik ilerlemenin en verimli sonuçlarından biri olarak, 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Avrupa’da ortaya koyulan pek çok felsefe tarihi araştırmasında, İyonya felsefesi ve onu takip eden Yunan felsefelerinde mitin ve mitolojinin belirleyici varlığı geniş ölçüde kabul görmüştür. Bununla birlikte, bütün bir İlkçağ Yunan felsefesi tarihinde, mitin ve mitolojinin hem kurucu hem de temellendirici işlevinin en belirgin biçimde ortaya çıktığı felsefe Platon’a aittir. Bu itibarla, elinizdeki çalışmada ilk olarak mit ve mitolojinin tanımı yapılmakta ve bunların felsefî düşünce üzerindeki etkisi genel hatlarıyla ortaya koyulmakta; ardından Platon’a kadar gelen süreçte filozofların düşüncelerindeki mit ve mitoloji etkileri belli örnekler yardımıyla irdelenmekte; son olarak Platon’un felsefesinde beliren hem geçmiş felsefelerle hem de kendi doktrinleriyle ilişkili belli başlı mitik ögeler, antik Yunan dilinin verdiği imkânlardan da elden geldiğince faydalanılarak, mercek altına alınmaktadır. Bu araştırmanın nihai aşamasında, mitolojinin Platon’un felsefesindeki işlevinin yardımcı bir argüman veya alelade bir ifade yöntemi olmaktan çok, en basit örnekle “Ruhgöçü” doktrininde görüldüğü gibi, kurucu ve karakterize edici bir yönü haiz olduğu sonucuna varılmaktadır.tr_TR
dc.contributor.departmentFelsefetr_TR
dc.embargo.termsAcik erisimtr_TR
dc.embargo.lift-


Files in this item

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record