Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorTuncay , Tarık
dc.contributor.authorErdugan, Serpil
dc.date.accessioned2019-07-22T12:18:49Z
dc.date.issued2019-07
dc.date.submitted2019-06-26
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/7961
dc.description.abstractThe aim of this study is to examine the changes in the family system in the context of family systems theory, family structure and interpersonal relations in the context of foster family experience. Focuses on family functionality in developing the foster family model. Subjects of this study which prepared in qualitative design. Research subjects were selected using Homogeneous Sampling Technique. In order to consider the family as a system, all members of the family system (except protected child, mother, father and biological child) were included in the research and the family as a whole was tried to be explained. In this respect, in-depth interviews were conducted with 5 different family systems. The results of the research were created in micro, mezzo and macro dimensions. The most important result of this research is that contrary to some studies in the literature, Turkish family structure is suitable for foster family practice. Both the positive feedback of the protected child as an overly prescriptive in the first time at home and the habits of the institution and the negative feedback they gave in contravention of the rules has especially disturbed the mothers in the system and the rules in the family have been stretched. Furthermore, when the protected child is included in the system, it is observed that the biological child feels a violation of her personal boundaries and that the protected child can be perceived as a “Child of the guest”. In both the parent and sibling subsystem, individuals were more protective and tolerant with the experience of being a foster family. This attitude is related to the idea of compensating the protected child's past experiences and the child's perception of being “entrusted“. It was determined that the relationships with the parental subsystem, peer subsystem, sibling subsystem and environmental systems changed positively. In the last analysis, it was stated that foster family brings happiness, joy, movement and fertility to the family atmosphere. Perceived social support has increased because of a more productive family atmosphere. It was seen that the family systems interviewed were open to change before becoming a foster family and functional families in order to restore the system balance and that they do not have serious adaptation problems after pairing with the protected child. This showed that family systems should be evaluated together with functionality elements when making family choices and especially families that are open to change and can easily shape their boundaries and rules will be more functional in the foster family model.tr_TR
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherSosyal Bilimler Enstitüsütr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjectKoruyucu aile modelitr_TR
dc.subjectAile işlevselliği
dc.subjectAile sistemleri teorisi
dc.subjectSosyal hizmet
dc.subjectKorunma ihtiyacı olan çocuk
dc.subject.lcshKonu Başlıkları Listesi::Sosyal bilimlertr_TR
dc.titleKoruyucu Aile Modelinde Aile Yaşam Deneyimleri: Aile Sistemleri Teorisi Temelinde Niteliksel Bir Araştırmatr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/masterThesistr_TR
dc.description.ozetBu araştırma koruyucu aile deneyimiyle birlikte, aile sisteminde yaşanan değişimleri aile sistemleri teorisi çerçevesinde, aile yapısında ve kişilerarası ilişkiler bağlamında incelemeyi amaçlamakta ve bu doğrultuda koruyucu aile hizmetinin geliştirilmesinde aile işlevselliğine odaklanmaktadır. Nitel desende hazırlanan bu araştırmanın özneleri benzeşik örneklem tekniği ile seçilmiştir. Aileyi bir sistem olarak değerlendirebilmek adına araştırmaya aile sistemindeki tüm üyeler (korunan çocuk dışında, anne, baba ve biyolojik çocuk) dahil edilerek aile bir bütün olarak resmedilmeye çalışılmış ve toplam 5 farklı aile sistemi ile görüşmeler yapılmıştır. Araştırma sonuçları mikro, mezzo ve makro boyutlarda oluşturulmuştur. Araştırmanın en önemli sonucu literatürdeki bazı araştırmaların aksine Türk aile yapısının koruyucu aile uygulamasına uygun olduğudur. Gerek korunan çocuğun kurum alışkanlıklarını devam ettirerek verdiği pozitif geribildirim gerekse kurallara karşı gelerek verdiği negatif geribildirim özellikle sistemdeki anneleri rahatsız etmiş ve kurallar esnetilmiştir. Ayrıca korunan çocuk sisteme dahil olduğunda, biyolojik çocuğun kişisel sınırlarında bir ihlal hissettiği ve korunan çocuğun “misafir çocuk” şeklinde algılanabildiği görülmüştür. Hem ebeveyn hem de kardeş alt sisteminde bireylerin koruyucu aile olma deneyimi ile birlikte daha korumacı ve toleranslı oldukları görülmüştür. Bu tutumun altında korunan çocuğun geçmiş olumsuz yaşam deneyimlerinin telafi edilmesi ve çocuğun “emanet” olma algısı bulunmaktadır. Ebeveyn alt sistemi, eş alt sistemi, kardeş alt sistemi ve çevre sistemlerle ilişkilerin olumlu yönde değiştiği belirlenmiştir. Son tahlilde koruyucu aileliğin, aile atmosferine mutluluk, neşe, hareket ve bereket getirdiği ifade edilmiştir. Yardımlaşma konusunda daha verimli bir aile atmosferinin oluştuğu ve buna bağlı olarak algılanan sosyal desteğin arttığı görülmüştür. Görüşülen aile sistemlerinin koruyucu aile olmadan önce değişime açık ve sistem dengesinin tekrar kurulması yönünde işlevsel aileler olduğu ve korunan çocukla eşleşme sonrasında da ciddi uyum sorunları yaşamadıkları anlaşılmıştır. Bu durum aile seçimleri yapılırken aile sistemlerinin bahsi geçen işlevsellik öğeleriyle birlikte değerlendirilmesinin ve özellikle değişime açık, sınırlarını ve kurallarını kolayca şekillendirebilen ailelerin koruyucu aile modelinde daha işlevsel olacağını göstermiştir.tr_TR
dc.contributor.departmentSosyal Hizmettr_TR
dc.embargo.terms6 aytr_TR


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster