Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorGüzel, Cemal
dc.contributor.authorDemir, Barışcan
dc.date.accessioned2019-07-18T11:40:06Z
dc.date.issued2019
dc.date.submitted2019-06-25
dc.identifier.citationAPAtr_TR
dc.identifier.uriYök Referans Numarası: 10269986
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/7926
dc.description.abstractIn this study, I will discuss whether it is possible to ontologically determine “potentiality” that acknowledges reality but is not determined by reality, i.e. “potentiality qua potentiality”. In this research, as in any ontological research, the reason why it is worthy to study this topic will be shown by discussing the aporias related to the topic in the history of philosophy. In the introduction chapter, I will firstly examine the development of the notion of dynamis before Aristotle assigned it a “potentiality” meaning. Then, I will discuss the power that arises from the “potentiality” meaning assigned by Aristotle to dynamis and the reason why potentiality has been mostly regarded as something determined by reality in the history of philosophy after Aristotle’s new approach to the notion. Later, I will discuss how this new approach has been taken over by Descartes, Spinoza, Hume, Kant, Hegel and Hartmann, and the aporia arising from the understanding of potentiality as something determined by reality in the history until Heidegger. In the first chapter, I will examine Aristotle’s understanding of potentiality by determining its place in three layers. The first layer is the topos of the history that Aristotle showed its limits by referring its aporias. The second layer is the topos of Aristotle’s new system that is built in the way that it would not reproduce these aporias in the history of philosophy. The final one is the topos of Aristotle’s understanding of potentiality in his system. In the second chapter, I will discuss the new understanding of potentiality developed by Heidegger, who first refused Aristotle’s approach in the history, again by determining its place in three layers. The first layer is the topos of the history of philosophy and science that he showed their limits by referring their aporias. The second layer is the topos of Heidegger’s pre-ontological system that he developed by denying these aporias to reach euporia. The final one is the topos of Heidegger’s understanding of potentiality in his system. In the conclusion chapter, I will first demonstrate the reasons why the attempts of the ontological tradition, which understands reality that refers to “objective presence” as the only criteria, at capturing “potentiality qua potentiality” are destined to fail. Then, I will discuss how the (non)place of such potentiality, which is the ground (i.e. the pre-requisite) of reality, can be ontologically determined.tr_TR
dc.description.tableofcontentsKABUL VE ONAY i YAYIMLAMA VE FİKRİ MÜLKİYET HAKLARI BEYANI ii ETİK BEYAN iii TEŞEKKÜR iv ÖZET v ABSTRACT vii İÇİNDEKİLER ix GİRİŞ 1 1. BÖLÜM: ARİSTOTELES’İN ONTOLOJİSİNDE OLANAK KAVRAMININ KONUMU 50 1.1. ARİSTOTELES’İN FELSEFE TARİHİ 52 1.1.1. “Nasıl biliyoruz?” Sorusundan “Daha Bilgece Olan Bilim”e 52 1.1.2. Neden Kavramının Sınırlı Anlamlar Çokluğunun Oluşturuluşu ve Bunun Felsefe Tarihindeki Sınanışı 54 1.1.3. Yeni Dizgeye Topos Oluşturma Amacıyla Açılan Gedikler: Felsefe Tarihindeki Aporia’ların Belirlenişi 58 1.2. ARİSTOTELES’İN ONTOLOJİSİ: PROTE PHILOSOPHIA 63 1.2.1. Filozof, Nelik Problemine Getirilen Çözüm ve Hareketsiz Hareket Ettirici.. 67 1.2.2. Aristoteles’in Ortaklaştırma Yöntemi ile Şekillenen Ontolojisi 71 1.2.3. Büyük Rakip Zenon, Dynamis’le Gelen Zafer ve Varolanın Varolma Tarzlarına Göre Ayrılması 79 1.2.4. Varolan (to on), Hypokeimenon Olarak Ousia, Madde, İlk Madde ve Biçim 83 1.2.5. Aristoteles’in Ortaklaştırma Ontolojisinin İstisnaları 88 1.3. ÇOĞUNLUKLA ENERGEİA’YA GÖRE BELİRLENEN DYNAMİS 91 1.3.1. Energeia’nın Zaman Bakımından Dynamis’ten Önce Geliyor Oluşu 92 1.3.2. Energeia’nın Ousia Bakımından Dynamis’ten Önce Geliyor Oluşu 95 1.3.3. Energeia’nın Logos Bakımından Dynamis’ten Önce Geliyor Oluşu 96 1.4. ARİSTOTELES’İN ONTOLOJİSİNİN VE BU ONTOLOJİYE KONUMLANDIRILDIĞI HALİYLE OLANAK KAVRAMININ DEĞERLENDİRİLMESİ 97 2. BÖLÜM: HEIDEGGER’İN ONTOLOJİSİNDE OLANAK KAVRAMININ KONUMU 101 2.1. HEIDEGGER’İN FELSEFE TARİHİ 105 2.1.1. Felsefe ve Bilimlerin Tarihinde Unutulmuş Olan Varlık 106 2.1.2. Varlık Unutulmuşluğunu Tersine Çevirebilecek Yegâne Varolan: Dasein 110 2.1.3. Felsefe ve Bilimlerin Tarihinde “Ontolojik Anlam”ın Atlanışının Bir Etkisi Olarak, Mevcut-Olana İndirgenmiş Olan Dasein ve Zaman 115 2.1.4. Geleneğin Destrüksiyonu, Heidegger’in Fenomenolojik Yöntemi ve Bu Yöntemin Ufkunun Olanak Olarak Belirlenişi 118 2.2. HEIDEGGER’İN ÖNONTOLOJİK DİZGESİ 121 2.2.1. Ontolojik Fark, Dünya-İçinde-Varolma, Faktisite, İlintililik ve Dünyasallık 123 2.2.2. Dasein’ın Mekânsallığı, Birlikte-Varolma ve Das Man Alanı 128 2.2.3. Bulunma, Anlama, Anlama ile Yakalanan Dasein’ın Saf Olanak Karakteri ve Düşmüşlük 132 2.2.4. Angst, Angst’la Birlikte Dasein’ın Kendini Olanaklılık Olarak Yakalayışı, Dasein’ın Ontolojik Yapı Bütünü Olarak Sorge’nin Belirlenişi, Sorge’yle Yakalanan Eksistensiyal Ölüm Kavramı ve Dasein’ın Sahihliğinin Ölümü Öne-Koşma Üzerinden Belirlenişi 138 2.2.5. Alelade Zaman Kavramı ve Dasein’ın Yapı Bütününün Bütünlüğünü Sağlayan Ekstatik Zamansallık 144 2.2.6. Heidegger’in Dizgesinde Açığa Çıkan Aporia’lar 150 2.3. GERÇEKLİĞE GÖRE BELİRLENMEYEN BİR OLANAĞIN İZLERİ 152 2.3.1. Aristoteles’in Mirası Olan, Varlığın Gerçeklik, Olanağın ise Yoksunluk Olarak Kavranmasında Direten Tavrın Eleştirisi 153 2.3.2. Önontolojik Dizgenin Gizli Harcı Olarak Açığa Çıkan Olanak Kavramı 156 2.3.3. Gerçeklikte Kanıtı Olmayan Bir Varlık: Olanak Olarak Olanak 162 2.4. HEIDEGGER’İN ORTAYA KOYDUĞU ÖNONTOLOJİK DİZGENİN VE BU DİZGEDE AÇIĞA ÇIKTIĞI HALİYLE OLANAK KAVRAMININ DEĞERLENDİRİLMESİ 164 SONUÇ 168 KAYNAKÇA 186 EK 1: ORİJİNALLİK RAPORU………………………………………………….. 193 EK 2: TEZ ÇALIŞMASI ETİK KOMİSYON MUAFİYET FORMU………….. 195tr_TR
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherSosyal Bilimler Enstitüsütr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjectAristotelestr_TR
dc.subjectHeidegger
dc.subjectVarlık
dc.subjectOlanak
dc.subjectGerçeklik
dc.subjectOntoloji
dc.subjectGelenek
dc.subjectYeni
dc.subjectTopos
dc.subjectAporia
dc.subjectEuporia
dc.subject.lcshKonu Başlıkları Listesi::Felsefe. Psikoloji. Din.tr_TR
dc.subject.meshPhilosophytr_TR
dc.titleOlanak Kavramı Üzerine Bir Tartışma: Aristoteles ve Martin Heideggertr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/masterThesistr_TR
dc.description.ozetBu çalışmada, gerçekliği hesaba katmasına rağmen ona göre belirlenmeyen bir olanağın, yani “olanak olarak olanak”ın yerinin ontolojik bakımdan belirlenmesinin mümkün olup olmadığını araştıracağım. Her ontoloji araştırmasında söz konusu olduğu gibi bu araştırmada da, araştırma konusunun araştırılma gerekliliği, yapılacak felsefe tarihi çalışması sonucunda, tarihte konuyla ilgili belirlenecek olan aporia’lar üzerinden ortaya koyulacaktır. Çalışmanın giriş bölümünde ilkin, dynamis kavramının Aristoteles’le birlikte kazandığı “olanak” anlamına sahip olmadan önceki ilerleyişi; ardından, Aristoteles’in ona yüklediği olanak anlamının yarattığı güç ve “olanak”ın neden çoğunlukla gerçekliğe göre belirlenen bir unsur olarak Aristoteles’ten tarihe miras kalmış olduğu konuları üzerinde duracağım. Bunun ardından, söz konusu mirasın, Descartes, Spinoza, Hume, Kant, Hegel ve Hartmann tarafından nasıl üstlenilmiş olduğundan bahsedip tarihte, Heidegger’e gelene dek olanağın daima gerçekliğe göre belirlenen bir unsur olarak söz konusu edilmiş olmasından doğan aporia’yı açıklığa kavuşturacağım. Çalışmanın birinci bölümünde, Aristoteles’in tarihe bıraktığı olanak kavrayışı mirasını, üç katmanlı bir yer belirleme denemesi üzerinden ortaya koyacağım. İlk katmanı, Aristoteles’in aporia’larına işaret ederek sınırlarını çizdiği felsefe tarihinin topos’u; ikincisini, tarihteki aporia’ları tekrar üretmeyecek şekilde oluşturulmuş olan Aristoteles’in ortaya koyduğu yeni dizgenin topos’u; üçüncüsünü ise, Aristoteles’in bu dizgeye yerleştirdiği haliyle açığa çıkarılacak olan “olanak” kavrayışının topos’u oluşturacaktır. Çalışmanın ikinci bölümünde ise, Aristoteles’in tarihe bıraktığı mirasa ilk kez sırt çeviren bir figür olarak belirmekte olan Heidegger’in, yeni olanak kavrayışını, yine üç katmanlı bir yer belirleme denemesi aracılığıyla ortaya koyacağım. İlk katmanı, Heidegger’in onlarda beliren aporia şeritleri üzerinden sınırlarını çizdiği felsefe ve bilimlerin tarihinin topos’u; ikinci katmanı, tarihin topos’unda beliren aporia şeritlerini euporia’ya ulaştıracak şekilde kurgulanmış olan Heidegger’in ortaya koyduğu önontolojik dizgenin topos’u; üçüncüsünü ise, bu dizgede kendini göstermekte olan olanak kavrayışının topos’u oluşturacaktır. Sonuç bölümünde ise, ilkin, mevcut-olana işaret eden gerçekliği tek ölçüt olarak kabul eden ontoloji geleneğinin “olanak olarak olanak”ı yakalama denemelerinin başarısız olmaya yazgılı oluşunun nedenlerine işaret edeceğim. Ardından, böylesi bir olanağın, ancak gerçekliğin zemini (olanak koşulu) olan bir unsur olarak açığa çıkan “yer olmayan yer”inin ontolojik açıdan nasıl belirlenebileceği üzerinde duracağım.tr_TR
dc.contributor.departmentFelsefetr_TR
dc.embargo.termsAcik erisimtr_TR
dc.embargo.lift-
dc.identifier.ORCIDhttps://orcid.org/0000-0003-3281-4917tr_TR
dc.subject.mscMathematics Subject Classification::Potential theorytr_TR
dc.subject.ieeePhilosophytr_TR
dc.subject.ericPhilosophytr_TR
dc.subject.jitaJITA Classification System of Library and Information Science::Users, literacy and readingtr_TR
dc.subject.musicLoC Music Genre/Form Terms::Htr_TR


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster