Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorHAZNEDAROĞLU, İbrahim Celalettin
dc.contributor.authorÇINAR, Olgu Erkin
dc.date.accessioned2018-12-09T17:05:24Z
dc.date.issued2018
dc.date.submitted2018-10-03
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/5434
dc.description.abstractCinar, OE. The Effect of Induction Chemotherapy on Leukemia-related Anemia in Acute Myeloid Leukemia Patients. Hacettepe University Faculty of Medicine, Department of Internal Medicine, Thesis in Internal Medicine Specialty, Ankara - Turkey 2018. Objective: To investigate the serum hemoglobin levels of AML patients who divided into three different AML subtypes and underwent different treatment approaches. Materials and Methods: A total of 276 AML patients who were administered different treatment approaches at the Hacettepe Hematology Department between Jan 2002 and May 2018 were retrospectively examined. The patients were divided into four groups: intensive treatment achieving complete remission (CR), intensive treatment without CR, non-intensive treatment and supportive treatment. Results: The mean hemoglobin levels at the time of diagnosis were 8.5 g / dL(6.4 – 14.4,  1.7). There was no significant difference between the groups according to the AML types in terms of hemoglobin levels at the time of diagnosis but the Hb value was lower in the secondary AML subgroup (p = 0.082). Hb values after induction chemotherapy were significantly different between treatment groups (p <0.001). When the variables affecting the state of complete remission are examined by logistic regression; per 1 gr/dL increase Hb level at the time of diagnosis increased the probability of remission significantly (p = 0.047, OR = 1.13, 95% CI 1.07 - 1.24). Conclusion: Chemotherapy improves anemia in patients with AML after a short-term period of aplasia concomitant with the achievement of CR,which is considered to be a sign of the removal of the suppressive effects of neoplasia on hematopoiesis. As the anemia of AML patients deepens at the time of diagnosis, the likelihood of remission after treatment is reduced. Keywords: Acute myeloid leukemia, induction chemotherapy, leukemia-related anemiaen
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherTıp Fakültesitr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjectAkut myeloid lösemitr_TR
dc.subjectLösemi ilişkili anemitr_TR
dc.titleAkut Myeloid Lösemi Hastalarında İndüksiyon Kemoterapisinin Lösemi İlişkili Anemiye Etkisitr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/doctoralThesisen
dc.description.ozetÇınar, OE. Akut Myeloid Lösemi Hastalarında İndüksiyon Kemoterapisinin Lösemi İlişkili Anemiye Etkisi. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Uzmanlık Tezi, Ankara 2018 Amaç: Çalışmanın temel amacı akut myeloid lösemi tanısı ile izlenen hastaların AML alt tiplerine ve aldıkları tedavilere göre lösemi ilişkili anemilerinin nasıl seyrettiği, prediktif değerinin olup olmadığının araştırılmasıdır. Gereç ve Yöntem: Çalışma kriterlerine uyan 276 hasta ile yapılan araştırma için hastaların elektronik kayıtları kullanılarak retrospektif gözlemsel bir kohort modeli oluşturuldu. Hastalar sekonder AML, APL ve APL dışı olmak üzere üç gruba, verilen tedaviler intensif ve non-intensif indüksiyon kemoterapileri ve destek tedavisi olarak üç gruba ayrıldı. Hastaların tanı anındaki hemoglobin değerleri, ilk kürün bitmesini takiben bir ay içindeki maksimum hemoglobin değerleri ve remisyon durumları kaydedildi. Bulgular: Tanı anındaki hemoglobin değerleri ortalama 8.5 gr/dL (6.4 – 14.4,  1.7) ölçüldü. Hastaların AML tiplerine göre, tanı anındaki hemoglobin değerleri açısından gruplar arasında anlamlı fark bulunmamakla birlikte sekonder AML alt grubunda tanı anında Hb değerinin daha düşük olduğu görüldü (p = 0.082). İndüksiyon kemoterapisi sonrası Hb değerleri açısından tedavi grupları arasında belirgin farklılık saptandı (p < 0.001) ve en yüksek değerler sırasıyla intensif rejim alarak tam remisyona giren, intensif rejim alarak remisyon elde edilemeyen ve non-intensif tedavi alan hastalarda elde edildi. Tam remisyona girme durumuna etki eden değişkenler lojistik regresyon yardımıyla çok yönlü incelendiğinde; tanı anındaki Hb değerinin artmasının remisyon olasılığının arttırdığı görüldü [p = 0.047, OR = 1.13 (%95 GA 1.07 – 1.24)]. Sonuçlar: Anemi, AML’nin prezentasyon belirtilerinin altında yatan en önemli bulgudur ve pek çok mekanizma ile ortaya çıkmaktadır. AML hastalarında indüksiyon kemoterapisi lösemi ilişkili anemiyi olumlu etkilemektedir ve bu etki tam remisyon sağlanamasa dahi kemik iliğdeki lösemik blastların kemoterapötiklerle deplesyonu sayesinde olmaktadır. Hb konsantrasyonundaki artış miktarı tam remisyon sağlanması açısından bilgi vericidir ve tanı anındaki hemoglobin değeri düştükçe tam remisyon ihtimali azalmaktadır. Anahtar Kelimeler: Akut myeloid lösemi, lösemi ilişkili anemi, indüksiyon kemoterapisitr_TR
dc.contributor.departmentİç Hastalıklarıtr_TR
dc.contributor.authorID158340tr_TR
dc.embargo.termsAcik erisimtr_TR
dc.subtypemedicineThesis


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster