Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorÖzgen Kıratlı, M. Pınar
dc.contributor.authorKaya, Gürsan
dc.date.accessioned2024-06-03T08:58:32Z
dc.date.issued2024-04-04
dc.date.submitted2024-04-04
dc.identifier.citationJAMA standartı, yazarlar, yayın adı, dergi, tarih, DOItr_TR
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/11655/35009
dc.description.abstractKaya G., Molecular Imaging in Multiple Myeloma, Hacettepe University Faculty of Medicine, Department of Nuclear Medicine, Thesis of Residency, Ankara, 2024. Multiple myeloma (MM) stands as the predominant primary malignancy of the bone, characterized by plasma cell dyscrasia and resultant organ damage. The assessment of disease involvement relies on a combination of clinical, laboratory and imaging findings. Among various imaging modalities, F18 FDG PET/CT is commonly recommended, although its sensitivity may be limited in specific case cohorts. Consequently, the utilization of IMPeTUs criteria has been shown to enhance examination sensitivity. Nonetheless, ongoing exploration of molecular agents seeks alternatives with heightened sensitivity in disease assessment, notably choline-based PET agents emerging as prominent candidates within molecular imaging methodologies. Preliminary investigations with F18 Fluorocholine (FCH) PET/CT in limited study cohorts have suggested superior diagnostic performance compared to FDG. Our objective is to delineate the diagnostic efficacy of molecular imaging in MM patients, refine imaging parameters, correlate methods with clinical and laboratory findings and contribute novel insights to radiopharmaceutical literature, particularly regarding agents like FCH anticipated for widespread accessibility in the future. Hence, our study entails a comparative analysis of the diagnostic performances of FDG and FCH examinations according to IMPeTUs criteria. Furthermore, we investigate the associations between both imaging modalities and clinical as well as laboratory parameters. For skeletal assessment, FCH demonstrated higher sensitivity in both case-based and region-based analyses compared to FDG, exhibiting superior performance. Evaluation of extramedullary disease (lymph nodes and soft tissue; which has demonstrated prognostic significance), revealed equivalent performance for both methods. While IMPeTUs recommendations proved adaptable to FCH, Deauville 3 yielded poor predictive value for assessing widespread bone marrow infiltration in both tests. The study delved into imaging and clinical correlation, revealing a stronger association between tumor burden and laboratory-clinical findings with FCH compared to FDG. To refine the methodology, FCH imaging was conducted at two time points and analysis indicated no significant disparity between images obtained at the tenth and sixtieth minutes, suggesting that imaging at the tenth minute may suffice. Moreover, considering the consistent observation of widespread disease in patients with distal lower extremity lesions, it was concluded that inclusion of the distal lower extremity in imaging protocols for every patient is unnecessary as a standard practice. Conclusively, FCH emerges as a viable option in MM, particularly when FDG fails to demonstrate metabolic activity or yields clinically inconclusive results and notably excels in detecting minimal residual disease. Keywords: Multiple myeloma, F18 FCH, F18 FDG, molecular imagingtr_TR
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherTıp Fakültesitr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjectF18 FCHtr_TR
dc.subjectF18 FDGtr_TR
dc.subjectFlorokolintr_TR
dc.subjectKolintr_TR
dc.subjectMultipl Myelomtr_TR
dc.subjectMoleküler Görüntülemetr_TR
dc.titleMultipl Myelomda Moleküler Görüntülemetr_TR
dc.title.alternativeMolecular Imaging in Multiple Myelomatr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/othertr_TR
dc.description.ozetKaya G., Multipl Myelomda Moleküler Görüntüleme, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nükleer Tıp Anabilim Dalı Uzmanlık Tezi, Ankara, 2024. Multipl myelom (MM) kemiğin en sık primer malignitesi olup organ hasarıyla seyreden bir plazma hücreli diskrazidir. Hastalığın organ tutulumunu değerlendirmede hem klinik hem laboratuvar hem de görüntüleme bulguları önemli yer tutmaktadır. Görüntüleme yöntemleri arasında başlıca önerilen F18 FDG PET-BT yöntemi olup belli vaka gruplarında FDG’nin hassasiyetinin düşük olabildiği bildirilmiştir. Bu sebeple değerlendirmede IMPeTUs kriterleri kullanımının tetkik hassasiyetini artırdığı gösterilmiştir. Ancak hastalığı değerlendirmede daha hassas olabilecek ajanlar araştırılmaya devam edilmiş olup moleküler görüntüleme yöntemleri arasında kolin bazlı PET ajanları öne çıkmaktadır. F18 Fluorokolin (FCH) PET-BT ile yapılan dar vaka serili çalışmalarda FDG’ye kıyasla FCH’nin tanısal performansının daha iyi olabileceği gösterilmiştir. Amacımız MM hastalarında moleküler görüntülemelerin tanısal performansını ortaya koymak, çekim parametrelerini optimize edecek bulgular elde etmek, yöntemlerin klinik ve laboratuvar bulgularıyla ilişkisini göstermek ve FCH gibi gelecekte pek çok merkezin ulaşabileceği radyofarmasotik ile ilgili öncü bir şekilde literatüre katkı sağlamaktır. Bu sebeple çalışmamızda, FDG ve FCH tetkiklerinin IMPeTUs kriterlerine göre tanısal performansları karşılaştırılmış; bunun yanı sıra her iki yöntemin klinik ve laboratuvar bulgularıyla ilişkisi araştırılmıştır. Myelomda iskelet sisteminde FCH’nin FDG’ye kıyasla hem vaka hem de bölge bazlı analizde daha hassas bulunmuş olup daha üstün performans göstermiştir. Prognostik önemi olduğu gösterilmiş kemik iliği dışına hastalık yayılımının tespiti amaçlı lenf nodu ve yumuşak doku ayrıca değerlendirilmiş olup her iki yöntem de eşit performans göstermiştir. IMPeTUs önerilerinin FCH’ye uyarlanabildiği gösterilmiştir ancak yaygın hastalık değerlendirmede her iki tetkik için Deauville 3’ün iyi bir kestirim değeri olmadığı bulunmuştur. Görüntüleme ve klinik ilişkisi araştırılmış, FDG’ye kıyasla FCH’de belirlenen tümör yükü ile laboratuvar-klinik bulguları arasında daha belirgin ilişki saptanmıştır. Yöntemi optimize etmek adına FCH için iki zamanlı görüntüleme yapılmış olup; onuncu ve altmışıncı dakikada alınan görüntüler arasında anlamlı fark saptanmaması üzerine tetkikin onuncu dakikada yapılmasının yeterli olabileceği sonucuna varılmıştır. Ayrıca distal alt ekstremite lezyon saptanan her hastada yaygın hastalık gösterilmiş olmasına dayanarak; çekim alanına standart olarak her hastada distal alt ekstremitenin dahil edilmesinin gerekmediği sonucuna varılmıştır. Sonuç olarak MM’da FDG’de metabolik aktif hastalık gösterilemeyen veya klinik ile uyumsuz sonuçlar verdiği düşünülen olgularda ve özellikle minimal rezidüel hastalığın gösterilmesinde daha üstün performansa sahip olması nedeniyle FCH kullanılabilir. Anahtar kelimeler: Multipl myelom, F18 FCH, F18 FDG, moleküler görüntülemetr_TR
dc.contributor.departmentNükleer Tıptr_TR
dc.embargo.termsAcik erisimtr_TR
dc.embargo.lift2024-06-03T08:58:32Z
dc.fundingYoktr_TR
dc.subtypemedicineThesistr_TR


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster