Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorErol, Burçin
dc.contributor.authorBalcı, Adem
dc.date.accessioned2022-08-05T09:04:18Z
dc.date.issued2022
dc.date.submitted2022-06-24
dc.identifier.citationBalcı, Adem. Architectural Psychology in Utopias/Dystopias: William Morris’s News from Nowhere, George Orwell’s Nineteen Eighty-Four and J.G. Ballard’s High-Rise, Ph.D. Thesis, Ankara, 2022.tr_TR
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/26686
dc.description.abstractPerusing three utopian/dystopian novels set in London, namely, William Morris’s News from Nowhere (1891), George Orwell’s Nineteen Eighty-Four (1949), and J.G. Ballard’s High-Rise (1975), this dissertation scrutinises the functional use of architecture in utopias/dystopias as a primary element rather than a mere backdrop to manipulate the psychology of the characters in line with the domineering ideology the writers explore either to praise or attack. Morris’s utopian novel News from Nowhere delineates a socialist society in a future agrarian land called Nowhere to criticise the mechanic and dehumanising environment of the Victorian Era. By reading the work side by side with the essays of Morris on socialism and Arts and Crafts movement, as well as the park movement in the nineteenth century, it is observed that in the depiction of the pleasing land of utopia, Morris incorporates his socialist and artistic ethos to reflect the positive role of utopian architecture. On the contrary, in Orwell’s Nineteen Eighty- Four architecture is used as a means of oppression to serve the Party’s corrupt ideology. Drawing on Michel Foucault’s Panopticism and Michel de Certeau’s concepts of “strategy” and “tactic,” it is seen that the totalitarian government of Oceania attains its power through the manipulation and control of architecture, which affects the psychology of the characters in a negative way. In much the same way but in a totally different context, Ballard’s High-Rise is also about the negative impact of architecture on the thoughts and behaviour of the tenants of a high-rise building. In the light of Freud’s discussion of civilisation, Henri Lefebvre’s socio- spatial diagram of the production of social space, and Michel de Certeau’s concepts of “strategy” and “tactic,” it can be said that in High-Rise it is the eponymous high-rise building, which brings about violence due to the negative effects of modernist architecture on the psychology of the characters. Consequently, in these three utopian/dystopian works, the functional use of architecture, is especially crucial, for the ideologically loaded architecture in each one of them is at the centre of the major events the writers explore.tr_TR
dc.language.isoentr_TR
dc.publisherSosyal Bilimler Enstitüsütr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjectWilliam morris
dc.subjectGeorge Orwell
dc.subjectJ.G. Ballard
dc.subjectNews from nowhere
dc.subjectNineteen eighty-four
dc.subjectHigh-Rise
dc.subjectUtopia
dc.subjectDystopia
dc.subjectArchitecture
dc.subjectArchitectural psychology
dc.subject.lcshH- Sosyal bilimlertr_TR
dc.titleArchitectural Psychology in Utopias/Dystopias: William Morris's News from Nowhere, George Orwell's Nineteen Eighty-Four and J.G. Ballard's High-Risetr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/doctoralThesistr_TR
dc.description.ozetLondra’da geçmekte olan William Morris’in Hiçbir Yerden Haberler’i (1891), George Orwell’in Bin Dokuz Yüz Seksen Dört’ü (1949) ve J.G. Ballard’ın Gökdelen’ine (1975) odaklanan bu tezin temel amacı ütopya/distopya yazınında mimarinin sadece olay örgüsünün geçtiği bir ortamdan ziyade, ütopya yazarlarının övmek, distopya yazarlarınınsa yermek amacıyla ele aldığı ideolojileri yansıtarak karakterlerin psikolojilerini etkilemede kullandıkları temel araç olduğunu savunmaktır. Morris’in ütopyası Hiçbir Yerden Haberler, Viktorya Döneminin mekanik ve insanlıktan çıkarıcı ortamını eleştirmek için Hiçbir Yer isimli sosyalist ve tarıma dayalı bir toplumu resmetmektedir. Eser, Morris’in sosyalizm ve Sanat ve El Sanatları akımı üzerine yazdığı denemeleri, ve on-dokuzuncu yüzyılda umumi parkların açılmasına vesile olan park hareketleriyle birlikte okunduğunda görülmektedir ki, bu mutluluk verici yeri tasvir ederken, ütopik mimarinin olumlu yönünü yansıtmak için Morris kendi sosyalist ve sanatsal görüşlerini de işin içine dahil etmektedir. Ütopyanın tam aksine, Orwell’in Bin Dokuz Yüz Seksen Dört isimli distopyasında ise mimari, karakterler üzerinde tahakküm kuran baskıcı iktidar sahiplerinin kendi ideolojileri doğrultusunda kullanılmaktadır. Michel Foucault’nun “Panoptisizm” ve Michel de Certeau’nun “strateji” ve “taktik” kavramları ışığında bakıldığında, Oceania’nın totaliter hükümetinin, mimarinin çeşitli unsurlarını kullanarak karakterleri manipüle ettiği, onlar üzerinde baskı kurduğu ve onları böylece kontrol altında tuttuğu görülmektedir. Benzer bir şekilde ama tamamen farklı bir bağlamda, Ballard’ın Gökdelen romanı da mimarinin karakterlerin düşünceleri ve davranışları üzerindeki olumsuz etkisi hakkındadır. Freud’un uygarlık kavramı üzerindeki düşünceleri ve Henri Lefebvre’in “mekanın üretimi” ve Michel de Certeau’nun “strateji” ve “taktik” kavramları ışığında bakıldığında, Ballard’ın Gökdelen romanındaki bina, modernist mimarinin insan psikolojisi üzerindeki olumsuz etkisinden ötürü şiddete yol açmaktadır. Sonuç olarak, her ne kadar mimari tüm ütopya/distopyalarda önemli bir yere sahip olsa da, özellikle bu çalışmada adı geçen üç eserin her birinde, yazarların irdeledikleri temel konuların merkezinde olması sebebiyle ayrıca önem arz etmektedir.tr_TR
dc.contributor.departmentİngiliz Dili ve Edebiyatıtr_TR
dc.embargo.termsAcik erisimtr_TR
dc.embargo.lift2022-08-05T09:04:18Z
dc.fundingYoktr_TR


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster