Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorYarar, Emine
dc.contributor.authorTopraksoy, Abdullah
dc.date.accessioned2022-06-22T08:07:18Z
dc.date.issued2022
dc.date.submitted2022-05-25
dc.identifier.citationTopraksoy, A. (2022). Motion Predicates in Turkish: A Morpho-Syntactic Treatment, Ph.D. Dissertation, Ankara.tr_TR
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/26364
dc.description.abstractResearch on space and language has had fruitful outcomes in the last decades. One of the related domains of study is motion itself, which is central to our experience. Although the work on the semantic analysis of motion events have had fruitful outcome in typological attempts to motion event encoding, a more recent approach to the field support the idea that motion independent properties which govern the morphological, lexical and syntactic resources available to languages may determine the selection or tendency in motion framing of languages. The present study sets off to question this recent approach and focuses on actual motion events in Turkish from a structural point of view and investigates motion expressions in relation to subordination and case marking. It aims to understand what kind of case markings and subordinate expressions are used to encode motion events and to describe the relations, if any, between these structural elements and motion expressions. Apart from the structural investigation of motion expressions, the present study also addresses a preliminary analysis of fictive motion in Turkish, which is a totally different travel from the structural analysis. Two tasks were employed for the analysis of actual motion expressions and one task for the description of fictive motion expressions. Due to the nature of the content, no verbal expressions on it, and easy operability, The Pear film was taken as the first task of the study. A follow-up narrational experiment via a set of animated video clips was organized as the second task of the study. In the final section, a drawing task was administered to participants in order to account for the extent to which fictive motion is observable from the drawings. All the tasks are based on language production in their nature. The tasks were carried out online with individual participants (n=60), who are all native Turkish speakers. The findings of the study taken from both tasks found out that participants made use of certain subordinate constructions to elaborate their narrations of motion expressions. Three subordinate types were described from the frequently used ones to the least. Their relations with motion expressions were explained as encoding mainly the manner of motion; modifying the figure and/or ground elements of motion expressions. In regard to the use of case markings, three types of cases were observed in participants’ descriptions. The functions of these cases were linked to the translocational dynamics of motion expressions. The findings are in line with similar studies of its kind (e.g. Jackendoff 1990, 1996; Croft et al., 2010; Ibarretxe Antuñano, 2009 and Beavers et al., 2010) which suggest a flexible classification or continuum of motion typology since languages may exhibit more varied motion constructions than they are expected or proposed to in just two- or three-way typology. In terms of the fictive motion analysis, judging from the differences shown in drawings of fictive and non-fictive pairs, the present study suggests that there may be traces of fictive motion as if there was some form of motion effect, but further analyses are needed to make sure about that. Overall, apart from being the first investigation of fictive motion in Turkish, the present study can be regarded to contribute to the studies within the domain of motion in general and in Turkish in two ways: First, the present study tested the use of framework (by Beavers et al., 2010) which highlights the place of linguistic resources in encoding motion events in a language and as the findings suggest, that framework can be really beneficial in using linguistic resources for the analysis of motion events. Second, using tools rich of motion for the analysis of motion events, the present study can shed light on new insights which emphasize the clausal patterns in description of motion events in Turkish where path and manner verbs are used and even supported via additional uses of subordinate clauses for extended motion events and descriptions via case markings.tr_TR
dc.language.isoentr_TR
dc.publisherSosyal Bilimler Enstitüsütr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjectMotion eventstr_TR
dc.subjectFraming typologytr_TR
dc.subjectGrammar and spacetr_TR
dc.subjectCase markingtr_TR
dc.subjectSubordinationtr_TR
dc.subjectTurkishtr_TR
dc.subject.lcshFiloloji. Dilbilim.tr_TR
dc.titleMotion Predicates In Turkish: A Morpho-Syntactic Treatmenttr_en
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/doctoralThesistr_TR
dc.description.ozetUzay ve dil üzerine yapılan araştırmaların birkaç on yılda verimli sonuçları olmuştur. İnsanlık olarak deneyimimizin merkezinde yer alan devinim, konuyla ilgili çalışma alanlarından birini oluşturmaktadır. Devinim olaylarının semantik analizi üzerine yapılan çalışmalar, devinimin kodlamasına yönelik tipolojik girişimlerde verimli bir sonuca sahip olsa da, alana yönelik daha yeni bir yaklaşım, diller için mevcut olan morfolojik, sözlüksel ve sözdizimsel kaynakları yöneten, devinimden bağımsız özelliklerin. dillerin devinim çerçevelemedeki seçimini veya eğilimini belirleyebiliceği fikrini desteklemektedir. Bu çalışma, bu yeni yaklaşımı sorgulamak için yola çıkmakta ve yapısal bir bakış açısıyla Türkçedeki somut (reel) devinim olaylarına odaklanmakta ve devinim ifadelerini yantümceleme ve durum belirleme bağlamlarında incelemektedir. Çalışma, devinim olaylarını kodlamak için ne tür durum belirleme ve yantümce ifadelerinin kullanıldığını anlamayı ve varsa bu yapısal elemanlar ile devinim ifadeleri arasındaki ilişkileri tanımlamayı amaçlamaktadır. Bu çalışma, devinim ifadelerinin yapısal incelemesinin yanı sıra, yapısal analizden tamamen farklı bir yolculuk olan Türkçedeki kurgusal devinimin bir ön analizini de ele almaktadır. Çalışmada, gerçek devinim ifadelerinin analizi için iki aşamalı deney ve kurgusal devinim ifadelerinin betimlenmesi için bir deney uygulanmıştır. Herhangi bir sözlü ifade içermemesi ve kolay işlenebilirliği nedeniyle Pear film, çalışmanın ilk deneyi olarak belirlenmiştir. Çalışmadaki ikinci deney olarak, bir dizi animasyonlu video klip aracılığıyla yürütülen bir izleme-öyküleme deneyi düzenlenmiştir. Kurgusal devinimin çizim testlerinden ne ölçüde gözlemlenebildiğini belirlemek için katılımcılara bir çizim testi uygulanmıştır. Çalışmada yer alan her üç deney de, doğası gereği dil üretimine dayanmaktadır. Deneyler, tamamı anadili Türkçe olan katılımcılarla (n=60) çevrimiçi olarak gerçekleştirilmiştir. Her iki deneyden elde edilen bulgular, katılımcıların devinim ifadeleri anlatımlarını detaylandırmak için belirli yantümce yapılarından yararlandıklarını ortaya çıkarmıştır. Kullanım sıklıklarına göre üç yantümce türü tanımlanmıştır. Bu üç türün devinim ifadeleri ile ilişkileri, esas olarak devinim tarzını kodlamak, ve devinim ifadelerinin şekil ve/veya zemin öğelerini değiştirmek olarak açıklanmıştır. Durum belirmeleme kullanımına ilişkin olarak, katılımcıların anlatı betimlemelerinde üç durum tipi gözlemlenmiştir. Bu durumların işlevleri, devinim ifadelerinin yer değiştirme dinamikleriyle bağlantılıdır. Diller, yalnızca ikili ya da üçlü tipolojiyle beklenenden veya önerilenden daha çeşitli devinim yapıları sergileyebileceğinden; çalışmadaki bulgular, devinim tipolojisinin esnek bir sınıflandırmasını ya da sürekliliğini öneren kendi türündeki benzer çalışmalarla (örneğin Jackendoff 1990, 1996; Croft vd., 2010; Ibarretxe Antuñano, 2009 ve Beavers vd., 2010) uyumludur. Kurgusal devinim analizi açısından, kurgusal ve kurgusal olmayan çiftlerin çizimlerinde gözlemlenen farklılıklardan yola çıkarak, bu çalışma, katılımcıların çizim örneklerinde kurgusal devinim izleri olabileceğini, ancak bunu daha güçlü savunabilmek için daha fazla analiz yapılması gerektiğini öne sürmektedir. Genel olarak, Türkçedeki ilk kurgusal devinim araştırması olmasının yanı sıra, bu çalışmanın Türkçeye ve genel olarak devinim alanındaki çalışmalara iki şekilde katkıda bulunduğu söylenebilir: Birincisi, bu çalışma dillerdeki devinim olaylarını kodlamada dilsel kaynakların önemini vurgulayan çerçevenin (Beavers vd., 2010 tarafından) kullanımı test etmiştir. Bulgulardan hareketle, bu çerçeve devinim olaylarının analizi için dilsel kaynakların kullanılmasında gerçekten faydalı olabilir. İkincisi, bu çalışma, devinim olaylarının analizi için devinim yönünden zengin içerikli deneyler uygulayarak, Türkçede devinim yapılarının betimlenmesinde yol ve tarz eylemlerinin kullanıldığı ve hatta yan tümcelerin ek kullanımlarıyla ve durum belirleme ekleriyle desteklendiği tümceli yapıları vurgulayan yeni anlayışlara ışık tutabilir.tr_TR
dc.contributor.departmentİngiliz Dilbilimitr_TR
dc.embargo.termsAcik erisimtr_TR
dc.embargo.lift2022-06-22T08:07:18Z
dc.fundingYoktr_TR
dc.subtypeimagetr_TR
dc.subtypedatasettr_TR
dc.subtypevideotr_TR


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster