dc.contributor.advisor | Yelmiş, İmren | |
dc.contributor.author | Şahin, Elif | |
dc.date.accessioned | 2021-07-28T11:16:22Z | |
dc.date.issued | 2021 | |
dc.date.submitted | 2021-06-29 | |
dc.identifier.uri | http://hdl.handle.net/11655/25143 | |
dc.description.abstract | This thesis aims to discuss the destructive impact of British imperialism on colonised lands and its inhabitants through Kate Grenville’s The Secret River (2005) and Kim Scott’s That Deadman Dance (2010) within the scope of postcolonial ecocriticism theory. The anthropocentric discourses of the colonial mind-set not only controlled the social, cultural, and economic aspects of the colonies, but also dominated their natural environments and destroyed the balance of their ecosystem. Anthropocentrism, which is an ideology that has a tendency to ‘other’ natural environments by claiming the superiority of humans, justified the colonisers’ manipulation of nature in order to gain economic profit. Pertaining these issues, postcolonial ecocriticism theory aims to analyse the impact of European imperialism and the anthropocentric discourses on non-white people and their environments. Within this context, Australia, as a settler colony, provides powerful material on this subject. Both the Australian land and the Aboriginal people were relentlessly subjected to the anthropocentric discourses and the colonial ideologies. Both The Secret River and That Deadman Dance emphasise the human induced hazards to nature, which stem from the settlers’ desire for economic profit. Kate Grenville, as a white Australian, illustrates the settler side of history and the errors in her ancestors’ ideologies. Kim Scott, on the other hand, highlights the Aboriginal side of history as an Australian Noongar himself. Although the ancestries of these two novels’ authors are different, their main concern is similar. It is emphasised in both of the novels that the white settlers biologically and environmentally expanded through hunting, agriculture, clearing forests, planting foreign seeds and infectious diseases, while disturbing the balance of Australia’s nature for the sake of their own economic and political advantages, which eventually led to the ‘othering’ of nature and its inhabitants. | tr_TR |
dc.language.iso | en | tr_TR |
dc.publisher | Sosyal Bilimler Enstitüsü | tr_TR |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | tr_TR |
dc.subject | Postcolonial Ecocriticism Theory | tr_TR |
dc.subject | Kate Grenville | tr_TR |
dc.subject | The Secret river | tr_TR |
dc.subject | Kim scott | tr_TR |
dc.subject | That deadman dance | tr_TR |
dc.subject | Anthropocentrism | tr_TR |
dc.title | Othering Nature in the Australian Novel: Postcolonial Ecocritical Reading of Kate Grenville’s The Secret River and Kim Scott’s That Deadman Dance | tr_TR |
dc.title.alternative | Avustralya Romanında Doğanın Ötekileştirilmesi: Kate Grenville’in The Secret River ve Kim Scott’un That Deadman Dance Eserlerinin Sömürgecilik Sonrası Eko-eleştirel Okuması | tr_TR |
dc.type | info:eu-repo/semantics/masterThesis | tr_TR |
dc.description.ozet | Bu tez, Kate Grenville’in The Secret River (2005) ve Kim Scott’un That Deadman Dance (2010) eserlerini sömürgecilik dönemi sonrası eko-eleştirel teori kapsamında inceleyerek İngiliz sömürgeciliğinin koloni topraklarının ve yerlilerin üzerindeki yıkıcı etkilerini tartışmayı amaçlamaktadır. Sömürgecilik zihniyetinin insan merkezci söylemleri, kolonilerin sosyal, kültürel ve ekonomik kontrolünü sağlamakla kalmamış, aynı zamanda onların doğal çevrelerinde de hüküm sürmüş ve ekosistemlerini tahrip etmiştir. İnsanlığın üstünlüğünü savunarak doğayı ‘ötekileştirme’ eğilimi olan insan merkezcilik, sömürgecilerin ekonomik kârı için doğanın manipülasyonunu meşrulaştırmıştır. Bununla ilişkin olarak, sömürgecilik dönemi sonrası eko-eleştirel teori, Avrupa sömürgeciliğinin ve insan merkezci söylemlerin beyaz olmayan insanlar ve onların doğal çevreleri üzerindeki etkilerini analiz etmeyi amaçlamaktadır. Bu bağlamda, yerleşimci bir sömürge olan Avustralya, bu konuyla ilgili oldukça güçlü bilgiler sağlamaktadır. Hem Avustralya toprakları hem de oranın yerlileri olan Aborijinler insan merkezci söylemlere ve sömürgeci ideolojilere amansızca maruz kalmışlardır. The Secret River ve That Deadman Dance romanları, İngiliz yerleşimcilerin ekonomik kâr arzularından dolayı doğaya yapılan insan kaynaklı zararları vurgulamaktadır. Kate Grenville, bir beyaz Avustralyalı olarak, Avustralya tarihinin yerleşimci tarafını ve atalarının ideolojilerindeki hataları yansıtmıştır. Kim Scott ise, bir Noongar Aborijin olarak, sömürgecilik tarihinin Aborijin tarafını vurgulamıştır. Bu romanların yazarlarının soyları birbirinden farklı olmasına rağmen, değindikleri ana konular birbirine benzemektedir. İki eserde de beyaz yerleşimcilerin avlanarak, ormanları yok ederek, toprağa yabancı tohumlar ekerek, tarım yaparak, bulaşıcı hastalıklar yayarak ve kendi ekonomik ve politik çıkarlarını gözeterek nasıl biyolojik ve ekolojik olarak yayıldıkları, Avustralya doğasının düzenini nasıl bozdukları ve bunun sonucunda da doğanın ve yerlilerin nasıl ‘ötekileştirildiği’ vurgulanmaktadır. | tr_TR |
dc.contributor.department | İngiliz Dili ve Edebiyatı | tr_TR |
dc.embargo.terms | Acik erisim | tr_TR |
dc.embargo.lift | 2021-07-28T11:16:22Z | |
dc.funding | Yok | tr_TR |