Show simple item record

dc.contributor.advisorGezer, Ömer
dc.contributor.authorAltındiş, Göktürk
dc.date.accessioned2021-07-14T08:14:24Z
dc.date.issued2021
dc.date.submitted2021-06-11
dc.identifier.citationGöktürk Altındiş, 1768-1774 Osmanlı-Rus Harbi'nde Navarin Kalesi, (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara, 2021.tr_TR
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/25092
dc.description.abstractConquered definitively by the Ottomans in 1501, Navarino was one of the strategically important places of the Peloponnese and even the entire Eastern Mediterranean. A new fortress (Anavarin-i cedid) was built in a modern style (trace italienne) in order to ensure the security of the port it owned in the region, which would show a continuous development in the Ottoman administration and military organization. The fortress in question, although it was captured by the Venetians in 1684 during the Ottoman-Holy Alliance Wars that started after the Siege of Vienna II, it was conquered again as a result of the expedition over the Morea in 1715 and work was started for its repair. In the following years increasing Russian threat, especially as of the second half of the XVIII. century, turned into a war in 1768 and the state of war between Ottoman-Russia continued intermittently for about six years until the Küçük Kaynarca Treaty was signed in July 1774. In addition to this, one of the fronts of this war, which resulted in the heavy defeat of the Ottomans, was the Peloponnese Peninsula. In 1770, a Greek revolt broke out in the peninsula with the provocation of the Russians and it grew in a short time. Meanwhile, Navarino, which was besieged and occupied by the Russsians, but the fortress was recaptured and the uprising was completely suppressed shortly after this event, which constituted the turning point of the rebellion. However, the readiness continued in the war and after the seizure, action was taken for the repair of the fortress, as well as the size of the garrison was increased and efforts were made to supply it. Ultimately, the main subject of our study was to examine how the Navarino Fortress was fortified and equipped during the Ottoman-Russian war between 1768-1774.tr_TR
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherSosyal Bilimler Enstitüsütr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjectNavarin Kalesitr_TR
dc.subjectOsmanlıtr_TR
dc.subjectRustr_TR
dc.subjectMoratr_TR
dc.subjectTamirtr_TR
dc.subjectNefertr_TR
dc.subject.lcshD- Tarihtr_TR
dc.subject.lcshRusya tarihi. Sovyetler Birliği. Eski Sovyet Cumhuriyetleritr_TR
dc.subject.lcshTürk tarihitr_TR
dc.subject.lcshU- Askerlik bilimitr_TR
dc.subject.lcshTopçuluktr_TR
dc.subject.lcshİstihkamtr_TR
dc.subject.lcshSeyrüsefertr_TR
dc.title1768-1774 Osmanlı-Rus Harbi'nde Navarin Kalesitr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/masterThesistr_TR
dc.description.ozetOsmanlılar tarafından kesin olarak 1501’de fethedilen Navarin, Mora Yarımadası’nın ve hatta tüm Doğu Akdeniz’in stratejik önemi haiz yerlerinden biri idi. Osmanlı idaresinde ve askerî organizasyonu içinde sürekli bir gelişme gösterecek olan bölgeye, sahip olduğu limanın da güvenliğini sağlamak amacıyla modern tarzda (trace italienne) yeni bir kale (Anavarin-i cedid) inşa edildi. Söz konusu kale, II. Viyana Kuşatması sonrası başlayan Osmanlı-Kutsal İttifak Savaşları sürecinde 1684’te Venedikliler tarafından ele geçirilmişse de 1715’te Mora üzerine düzenlenen sefer neticesinde tekrar fethedilmiş ve onarımı için çalışma başlatılmıştır. İlerleyen yıllarda özellikle XVIII. yüzyılın ikinci yarısı itibarıyla artan Rus tehdidi, 1768 yılında yerini savaşa bırakmış ve Osmanlı ile Rusya arasındaki harp hali aralıklı bir şekilde Temmuz 1774’te imzalanan Küçük Kaynarca Antlaşması’na değin yaklaşık altı yıl devam etmiştir. Bununla birlikte Osmanlıların ağır yenilgisiyle sonuçlanan bu savaşın cephelerinden birisi de Mora Yarımadası olmuştu. 1770 yılında Rusların tahrikiyle yarımadada bir Rum isyanı patlak vermiş ve kısa sürede büyümüştü. Bu esnada kuşatılan Navarin, bir müddet Rus işgali altında kalmışsa da kale yeniden ele geçirilmiş ve isyanın dönüm noktasını teşkil eden bu olaydan kısa bir süre sonra da ayaklanma tamamen bastırılmıştır. Ancak yine de teyakkuz hali savaş boyunca devam etmiş ve zapt edilmesi sonrası kalenin onarımı için harekete geçildiği gibi garnizonun mevcudu arttırılarak iaşesine gayret edilmiştir. Nihayetinde çalışmamızın ana konusu, 1768-1774 yılları arasında gerçekleşen Osmanlı-Rus savaşında Navarin Kalesi’nin ne şekilde tahkim ve teçhiz edildiğini irdelemek olmuştur.tr_TR
dc.contributor.departmentTarihtr_TR
dc.embargo.termsAcik erisimtr_TR
dc.embargo.lift2021-07-14T08:14:24Z
dc.fundingYoktr_TR
dc.subtypeprojecttr_TR
dc.subtypepresentationtr_TR


Files in this item

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record