Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorTokgözoğlu, Sadberk Lale
dc.contributor.authorŞener, Yusuf Ziya
dc.date.accessioned2021-01-07T07:56:50Z
dc.date.issued2020-11
dc.date.submitted2020-11-12
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/23235
dc.description.abstractŞENER YZ. Evaluating The Effects of Mitral Annular Calcification on The Outcomes of Transcatheter Aortic Valve Implantation, Hacettepe University Faculty of Medicine, Cardiology Thesis. Ankara, 2020. Transcatheter aortic valve implantation (TAVI) has become the standard of care treatment in patients with severe aortic stenosis who carry intermediate or high risk for surgical aortic valve replacement. Mitral annular calcification (MAC) is frequently seen in patients with aortic stenosis and it is associated with increased cardiovascular morbidity and mortality. It is reported that MAC is an independent predictor of all cause mortality after TAVI. The aim of this study is to both evaluate the relationship between mitral annular calcification and TAVI related complications and mortality; and to define the predictors of both all cause mortality and permanent pacemaker implantation after TAVI. All of the patients who underwent TAVI procedure due to severe aortic stenosis between 01.01.2020 and 01.06.2020 in Hacettepe University Hospital were screened and patients fullfilling including criterias were enrolled. Patients’ baseline demographic datas, laboratory, echocardiography and TAVİ procedure related parameters were recorded. Outcomes are identified as follows; association between mitral annular calcification and TAVI related complications, establishment of the predictors of all cause mortality and permanent pacemaker implantation, definition of the in-hospital and all cause mortality rates. A total of 245 patients including 98 males (40 %) and 147 females (60 %) were enrolled in the study. The mean age of the population was 76,3 ± 8,3 years. The mean left ventricular ejection fraction was % 54,8 ± 11,4; aortic valve area was 0,74 ± 0,14 cm2 and mean aortic transvalvular gradient was 47,0 ± 14,3 mmHg. MAC was detected in 148 (% 60,4) patients. In-hospital mortality was occured in 14 (5,7 %) cases. Permanent pacemaker implantation was performed in %17,8 (n=42) patients and all cause mortality was developed in 89 (36,3 %) cases during the median 23,1 (11,6-44,3) months follow-up. Pericardial effusion (26,4% vs 12,4%; p=0,013) and contrast induced nephropathy (21,6% vs 7,2%; p=0,005) were developed more frequently in patients with MAC than without MAC. Only the presence of MAC extending to left ventricular outflow tract was detected to be independent predictor of permanent pacemaker implantation requirement (HR:3,32; p=0,002). All cause mortality predictors were established as; use of renin-angiotensin-aldosterone system blockers (HR: ; p=0,012), level of hemoglobin (HR:0,79; p=0,006), severe mitral annular calcification (HR:1,94; p=0,024) and atrial fibrillation development after TAVI (HR:2,39; p=0,002). There was not any correlation between aortic valve area and MAC vloume (r=0,03; p=0,689), MAC Hounsfield Unit (r= -0,007; p=0,934) and MAC Agatston score (r= -0,08; p=0,290).tr_TR
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherTıp Fakültesitr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjectTavitr_TR
dc.subjectMitral anuler kalsifikasyontr_TR
dc.subjectAort stenozutr_TR
dc.subject.lcshTıp uygulamasıtr_TR
dc.titleMitral Anuler Kalsifikasyonun Transkateter Aortik Valv İmplantasyonu Sonlanımları Üzerine Etkilerinin Değerlendirilmesitr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/doctoralThesistr_TR
dc.description.ozetŞENER YZ. Mitral Anuler Kalsifikasyonun Transkateter Aortik Valv İmplantasyonu Sonlanımları Üzerine Etkilerinin Değerlendirilmesi, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kardiyoloji Tezi. Ankara, 2020. Ciddi aort stenozu olan orta ve yüksek cerrahi riskli hastalarda transkateter aortik valv implantasyonu (TAVİ) standart tedavi haline gelmiştir. Mitral anuler kalsifikasyon (MAK); ciddi aort darlığı olan hastalarda sık görülür ve artmış kardiyovasküler morbidite ve mortalite ile ilişkilidir. Mitral anuler kalsifikasyonun TAVİ sonrası takipte tüm nedenlere bağlı mortalitenin bağımsız bir prediktörü olduğu gösterilmiştir. Bu çalışmanın amacı; ciddi aort darlığı olan hastalarda mitral anuler kalsifikasyonun TAVİ sonrası komplikasyonlarla ve mortalite ile ilişkisinin değerlendirilmesi; TAVİ sonrası mortalite ve kalıcı kalp pili ihtiyacının prediktörlerinin belirlenmesidir. Çalışmaya 01.01.2010 - 01.06.2020 tarihleri arasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde ciddi aort darlığı nedeni ile TAVİ yapılan hastalar tarandıktan sonra dahil edilme kriterlerini karşılayan hastalar çalışmaya alındı. Hastaların bazal demografik verileri, laboratuvar ve ekokardiyografik parametreleri, TAVİ işlemine ait verileri kaydedildi. Çalışmanın sonlanım noktaları olarak mitral anuler kalsifikasyonun TAVİ sonrası komplikasyonlarla ilişkisi, TAVİ sonrası kalıcı kalp pili ihtiyacı prediktörlerinin tespit edilmesi, hastane içi ve tüm nedenlere bağlı mortalite oranlarının saptanması ve mortalite ilişkili faktörlerin tespit edilmesi olarak belirlendi. Araştırmaya 98 erkek (%40) ve 147 (% 60) kadın olmak üzere 245 hasta dahil edildi. Hastaların ortalama yaşı 76,3 ± 8,3 yıl idi. Hastaların ortalama sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu (EF) % 54,8 ± 11,4; aortik kapak alanı 0,74 ± 0,14 cm2; ve ortalama aortik transvalvuler gradyenti 47,0 ± 14,3 mmHg olarak tespit edildi. 148 (% 60,4) hastada MAK tespit edildi. Hastane içi mortalite 14 (%5,7) hastada gelişti. Ortanca 23,1 (11,6-44,3) aylık takip süresinde hastaların %17,8’ine (n=42) kalıcı kalp pili implantasyonu yapıldı ve tüm nedenlere bağlı mortalite 89 (%36,3) hastada gelişti. MAK olan olgularda; perikardiyal efüzyon (%26,4’e karşı %12,4; p=0,013) ve kontrast nefropatisinin (%21,6’ya karşı %7,2; p=0,005) MAK olmayan hastalara göre daha fazla olduğu tespit edildi. Kalp pili itiyacının prediktörü olarak sadece sol ventrikül çıkış yoluna uzanım gösteren MAK varlığı (HR:3,32; p=0,002) saptandı. RAAS blokörü kullanımı (HR: ; p=0,012), hemoglobin düzeyi (HR:0,79; p=0,006), TAVİ sonrası atriyal fibrilasyon gelişimi (HR:2,39; p=0,002) ve mitral anuler kalsifikasyonun ciddi olması (HR:1,94; p=0,024) tüm nedenlere bağlı mortalitenin öngördürücüleri olarak tespit edildi. Aortik kapak alanı ile MAK volümü (r=0,03; p=0,689), MAK Hounsfield ünitesi (r= -0,007; p=0,934) ve MAK Agatston skoru (r= -0,08; p=0,290) arasında korelasyon saptanmadı.tr_TR
dc.contributor.departmentKardiyolojitr_TR
dc.embargo.termsAcik erisimtr_TR
dc.embargo.lift2021-01-07T07:56:50Z
dc.fundingYoktr_TR
dc.subtypemedicineThesistr_TR


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster