dc.description.abstract | It is aimed to determine whether the current or previous works of the patients who visited to the ophthalmology clinic of a university hospital and some of the factors encountered during working hours, lead to a relative risk increase for cataract disease. Data were collected through a face-to-face interview between November 2018 and May 2019 in a case-control study setting. For each cataract patient, a control patient without cataract was matched in terms of gender and age and a total of 554 people were included in the study. In both groups, 61.0% of the participants were women and the median age was 63.0. Among patients with cataract, illiterate, college or above graduate, myopia, age-related macular degeneration, diabetes, corticosteroid-containing drug use and the percentage of those who had an eye injury were statistically significantly higher than controls (p<0.05). 22.4% of cases and 11.9% of controls had occupational ultraviolet radiation exposure (p=0.001); odds ratio was 2.1 (95% CI: 1.3-3.4) in univariate analysis; and 1.9 (95% CI: 1.1-3.2), 2.0 (95% CI: 1.2-3.2) and 2.1 (95% CI: 1.3-3.3) in three logistic regression models. The cases were 2.3 (95% CI: 1.5-3.5) times more likely than the controls to have worked in jobs where they were exposed to at least one of the factors known to be associated with cataracts, or to have an occupational accident where they had an eye injury (p<0.001). 23.3% of the cases and 17.8% of the controls used personal protective equipment for the eye during at least one of their works. Employee trainings to improve awareness on possible health risks of related factors should be carried out and necessary precautions should be taken, including the use of protective equipment. | tr_TR |
dc.description.ozet | Bir üniversite hastanesinin göz hastalıkları kliniğine başvuran hastaların, halen ya da daha önce çalışmış oldukları işler ve bu işler sırasında karşılaştıkları bazı etkenlerin, katarakt hastalığı için tahmini rölatif risk artışına neden olup olmadığının saptanması amaçlanmıştır. Vaka-kontrol tasarımda gerçekleştirilen araştırmanın verileri, Kasım 2018-Mayıs 2019’da, yüz yüze görüşme ile toplanmıştır. Her bir katarakt hastası için, cinsiyet ve yaşa göre eşleştirilmiş, kataraktı olmayan bir göz hastası kontrol olarak alınmış, toplam 554 kişi araştırmaya dahil edilmiştir. Her iki grupta da katılımcıların, %61,0’i kadın, yaşları ortancası 63,0’tür. Kataraktı olan hastalar arasında okur-yazar olmayan, lisansüstü öğrenim görmüş olan, miyopi, yaşa bağlı maküla dejenerasyonu ve diyabet hastası olan, kortikosteroid içerikli ilaç kullanan ve gözü etkileyen bir kaza geçirenlerin yüzdesi, kontrollere göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha fazladır (p<0,05). Vakaların %22,4’ü ve kontrollerin %11,9’unun mesleki ultraviyole radyasyon maruz kalımı vardır (p=0,001); tahmini rölatif riskin tek değişkenli analizde 2,1 (%95 GA: 1,3-3,4); üç farklı lojistik regresyon modelinde 1,9 (%95 GA: 1,1-3,2), 2,0 (%95 GA: 1,2-3,2) ve 2,1 (%95 GA: 1,3-3,3) kat olduğu saptanmıştır. Vakaların kontrollere göre, katarakt ile ilgili olduğu bilinen etkenlerden en az birine maruz kalınan işlerde çalışmış olma ya da çalıştığı işler sırasında doğrudan gözün travma aldığı bir iş kazası geçirme durumu 2,3 (%95 GA: 1,5-3,5) kat fazladır (p<0,001). Bu işlerde çalışan vakaların %23,3’ü ve kontrollerin %17,8’i çalıştığı işlerden en az biri sırasında göz için kişisel koruyucu donanım kullanmıştır. İlgili etkenlerin olası sağlık risklerine ilişkin çalışan eğitimleri düzenlenerek farkındalık artırılmalı, koruyucu donanım kullanımı da dahil gereken önlemler alınmalıdır. | tr_TR |