Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorÖrnek Büken, Nüket
dc.contributor.authorSay Şahin, Deniz
dc.date.accessioned2022-05-12T06:31:11Z
dc.date.issued2022
dc.date.submitted2018-11-30
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/26191
dc.description.abstractAlthough the decision-makers regarding the end-of-life treatment and care are often the patient themselves or their relatives, physicians and nurses are also consulted for their views on treatment and care upon their medical experience. Therefore, the present study attempted to explore the attitudes of Turkish physicians and nurses to end-of-life decisions and variables affecting their such attitudes. This cross-sectional study was carried out with 870 (450 physicians, 420 nurses) participants conveniently selected from medical chambers and nursing associations in Turkey. In addition to a demographic form, the data were collected using a demographic information form and the End-of-life Decisions Survey (EDS) for physicians and nurses developed by Stoeckle et al. upon obtaining relevant permissions and validity and reliability analyses. The findings revealed that age, gender, marital status, and having a child were statistically significant (p ≤ 0.05) demographic variables regarding perceptions, beliefs, and practices of end-of-life decisions. Nevertheless, there were no significant differences (p > 0.05) in perceptions, beliefs, and practices of end-of-life decisions by education, occupation, department, and income level. 1.6% of the participants left a medical power of attorney, 83.2% needed additional training on the subject, 46.7% started negotiations about end-of-life decisions at least once, 43.7% It was determined that physicians and 41.8% thought that patients should initiate interviews about end-of-life decisions. Overall, the findings reveal an extensive training need of healthcare professionals in end-of-life decisions, the urgency of putting authorization statements into practice, and the importance of hospital ethics committees.tr_TR
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherSağlık Bilimleri Enstitüsütr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjecthekimtr_TR
dc.subjecthemşiretr_TR
dc.subjectyaşam sonu kararlarıtr_TR
dc.subjectTürkiyetr_TR
dc.subjecttutumtr_TR
dc.subject.lcshEtiktr_TR
dc.titleTürkiye’ de Hekim ve Hemşirelerin Yaşam Sonu Kararları Hakkındaki Tutumlarıtr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/doctoralThesistr_TR
dc.description.ozetHasta bireyin kendisi veya hasta yakınları her ne kadar yaşam sonu tedavi ve bakım süreçleri ile ilgili karar verici olsalarda, bu süreçte tıbbi deneyim ve tecrübelerine dayanılarak, tedavi ve bakım konusunda fikirlerine başvurulan kişiler büyük çoğunlukla hekim ve hemşirelerdir. Bu nedenle araştırmamızda ülkemizdeki hekim ve hemşirelerin yaşam sonu kararları sürecindeki tutumlarını ve etkileyen faktörlerin hangi değişkenler olduğunu saptamayı amaçladık. Araştırma nicel, kesitsel bir çalışmadır. Araştırma için kendi hazırladığımız sosyo-demografik veri formu ve Stoeckle ve ark. tarafından hazırlanan hekim ve hemşireler için yaşam sonu kararları ölçeği gerekli izinler alındıktan ve geçerlilik ve güvenilirlik analizleri yapıldıktan sonra kullanılmıştır. Çalışmaya 870 hekim ve hemşire katılmış olup; yaş, cinsiyet, medeni durum, çocuk sahibi olma değişkenlerinin yaşam sonu kararları konusundaki algı, inanç ve uygulamalar açısından önemli ve istatistiksel olarak anlamlı (p≤0,05) sosyo-demografik değişkenler olduğu; eğitim, mesleki faktör, çalışılan birim, gelir düzeyi değişkenlerinin ise yaşam sonu kararlarında algı, inanç ve uygulamalar açısından istatistiksel olarak anlamlı farkın olmadığı (p>0,005) değişkenler olduğu saptanmıştır. Katılımcıların %1,6’sının tıbbi vekaletname bıraktığı, % 83,2’sinin konu ile ilgili eğitime ek eğitimlere ihtiyaç duyduğu, % 46,7’sinin yaşam sonu kararları ile ilgili görüşmeleri en az bir kere başlattığı, %43,7’sinin yaşam sonu kararları ile ilgili görüşmeleri hekimlerin, % 41,8’inin ise hastaların başlatması gerektiğini düşündüğü saptanmıştır. Araştırma sonuçlarımız sağlık personelinin konu ile ilgili ciddi bir eğitim gereksinimini, yetkilendirme bildirimlerinin uygulamaya konulması gerekliliğini ve Hastane Etik Kurullarının önemini ortaya koymaktadır. Alanda konu ile ilgili gereksinimlerin belirlenerek, ilgili kurumların çalışmaları önem arzetmektedir.tr_TR
dc.contributor.departmentTıp Tarihi ve Etiktr_TR
dc.embargo.terms6 aytr_TR
dc.embargo.lift2022-11-14T06:31:11Z
dc.fundingYoktr_TR
dc.subtypeworkingPapertr_TR


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster