Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorUrhanoğlu, İştar
dc.contributor.authorKaynar, Damla
dc.date.accessioned2022-04-22T07:55:40Z
dc.date.issued2022
dc.date.submitted2022-04-08
dc.identifier.citationKAYNAR, Damla. Türk Hukukunda Çağrı Üzerine Çalışma, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2022.tr_TR
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/26156
dc.description.abstractEmerged with the Industrial Revolution, typical employment contracts which stipulate the worker working on a full-time basis by being dependent on a single employer, could not fully meet the needs of the parties of the employment contract over time, and in this regard, the "atypical" forms of employment have come in the force. The need for flexibility in workplaces has increased due to various reasons such as globalization, economic, technological or social developments and increasing competitive conditions. In order to meet this need, various flexibility practices about working hours and new employment forms have started to come to the fore. In this context, on-call work has emerged as an atypical form of employment that provides flexibility in working hours. Although it has been seen in practice, on-call work was not legislated during the effective period of Labor Law No. 1475 and was regulated with Labor Law No. 4857. The legal status of the regulations regarding on-call work, which is regulated as a special type of part-time work with Article 14 of the Law, is controversial in the doctrine. In addition, there are uncertainties regarding the rights of on-call workers within the scope of the Labor Law, which is mainly based on full-time work, although it includes flexible working forms. From this point of view, in this study, first of all, the concept of on-call work was discussed together with the concepts of flexibility and part-time work, and its development, types, purpose and differences with other types of employment contracts were explained. Afterwards, the rights of workers were examined in terms of individual labor law, collective labor law and social security law and it was aimed to draw attention to the problems in the practice by giving place to the different opinions in the doctrine about on-call work, especially the discussions on the legal status of the provisions in Article 14 of the Labor Law.tr_TR
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherSosyal Bilimler Enstitüsütr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjectÇağrı Üzerine Çalışmatr_TR
dc.subjectKısmi süreli çalışmatr_TR
dc.subjectPart-time worktr_TR
dc.subjectOn-call worktr_TR
dc.subjectEsnek çalışmatr_TR
dc.subjectAtipik iş sözleşmesitr_TR
dc.subjectZero-Hour contracttr_TR
dc.subjectFlexible worktr_TR
dc.subject.lcshBilgi kaynaklarıtr_TR
dc.titleTürk Hukukunda Çağrı Üzerine Çalışmatr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/masterThesistr_TR
dc.description.ozetSanayi Devrimi ile ortaya çıkan, işçinin tek bir işverene bağlı olmak suretiyle tam zamanlı olarak iş görmesini öngören tipik iş sözleşmeleri, zaman içerisinde iş sözleşmesinin taraflarının ihtiyaçlarını tam anlamıyla karşılayamaz hale gelmiş ve “atipik” istihdam biçimleri geliştirilmiştir. Küreselleşme, ekonomik, teknolojik ve sosyal gelişmeler ile rekabet koşullarının katılaşması gibi çeşitli nedenlerle işyerlerinde esneklik ihtiyacı artmış ve bu ihtiyacı karşılamak üzere çalışma sürelerinde ve istihdam biçimlerinde çeşitli esneklik uygulamaları gündeme gelmeye başlamıştır. Bu kapsamda çağrı üzerine çalışmaya dayalı iş ilişkisi, çalışma sürelerinde esneklik sağlayan bir atipik istihdam türü olarak uygulanmaya başlamıştır. 1475 sayılı Kanun döneminde uygulamasına rastlanıyor olmakla birlikte herhangi bir düzenlemede yer almayan çağrı üzerine çalışma, 4857 sayılı İş Kanunu ile yasal düzenlemeye kavuşturulmuştur. Kanunun 14. maddesi ile kısmi süreli çalışmanın özel bir türü olarak düzenlenen çağrı üzerine çalışmaya ilişkin getirilen düzenlemelerin niteliği öğretide tartışmalıdır. Ayrıca, esnek çalışma biçimlerine yer veriyor olmakla beraber, tam süreli çalışma temel alınarak düzenlenmiş olan İş Kanunu kapsamında çağrı üzerine çalışan işçilerin haklarına ilişkin belirsizlikler bulunmaktadır. Buradan hareketle bu çalışmada, öncelikle çağrı üzerine çalışma kavramı esneklik ve kısmi süreli çalışma kavramlarıyla birlikte ele alınarak gelişimi, türleri, uygulanış amacı, diğer çalışma türleriyle farklılıkları açıklanmış, sonrasında işçinin bireysel iş hukuku, toplu iş hukuku ve sosyal güvenlik hukuku bakımından sahip olduğu haklar incelenmiş ve İş Kanunu m. 14’te yer alan hükümlerin niteliğine ilişkin tartışmalar başta olmak üzere çağrı üzerine çalışmaya ilişkin öğreti görüşleri ve yargı kararlarına yer verilerek uygulama sorunlarına dikkat çekilmesi amaçlanmıştır.tr_TR
dc.contributor.departmentÖzel Hukuktr_TR
dc.embargo.termsAcik erisimtr_TR
dc.embargo.lift2022-04-22T07:55:40Z
dc.fundingYoktr_TR
dc.subtypeproficiencyinarttr_TR


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster