Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorDüzova, Ali
dc.contributor.authorBaklacı, Ayşe Bilge
dc.date.accessioned2021-04-22T07:59:08Z
dc.date.issued2020
dc.date.submitted2020-12-16
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/23661
dc.description.abstractEating disorders are characterized by changes in eating or eating-related behaviors and significantly affect physical-psychological functions. Patients may develop renal complications. We aimed to determine the frequency of renal disorders and clinical and laboratory factors affecting them; 41 patients (36 female, 5 male; mean age 15,93 ± 1,47 years; mean follow-up time 12,07±12,32 months) who were followed up with the diagnosis of anorexia nervosa or bulimia nervosa according to DSM-5 between January 2020 and August 2020 at the Department of Adolescent Health, Hacettepe University Faculty of Medicine İhsan Doğramacı Children's Hospital were included. Microalbuminuria, macroalbuminuria, hypostenuria, leukocyturia (sterile), and hypercalciuria was seen in 19.4%, 2.8%, 32.5%, 7.5%, and 15.8% of cases, respectively; ultrasonographic examination did not reveal nephrolithiasis or nephrocalcinosis. Serum cystatin-C level was found to be significantly lower, compared to controls; and it was attributed to lower level of adipose tissue in the patient group. eGFR values, calculated with creatinine and cystatin-C based methods, showed that 0-9.8% of patients had an eGFR <90 ml/dk./1.73m2. Magnetic resonance imaging apparent diffusion coefficient (ADC) values were different in certain zones, compared to controls. Ambulatory blood pressure monitorization (ABPM) showed that blood pressure levels were significantly low; and this pattern was more remarkable for systolic blood pressure and during day-time. In conclusion, renal complications may develop in patients with eating disorders, even in the absence of clinical symptoms; cystatin-C, ABPM and renal imaging may be useful in addition to routine evaluation for kidneys. Long-term follow-up studies are needed to determine the values of these methods in the management of the patients.tr_TR
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherTıp Fakültesitr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.rightsAttribution-NonCommercial-NoDerivs 3.0 United States*
dc.rights.urihttp://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/3.0/us/*
dc.subjectYeme bozukluğutr_TR
dc.subjectBöbrektr_TR
dc.subjectSistatin-Ctr_TR
dc.subjectManyetik rezonans görüntülemetr_TR
dc.subjectAmbulatuar kan basıncıtr_TR
dc.titleYeme Bozukluğu Hastalarında Böbrek Fonksiyonları ve Kan Basıncının Değerlendirilmesitr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/doctoralThesistr_TR
dc.description.ozetYeme bozuklukları, yeme veya yeme ile ilgili davranışlarda değişiklikler ile karakterize, fiziksel- psikolojik fonksiyonları önemli düzeyde etkileyen bozukluklardır. Bu hastalıklarda renal komplikasyonlar gelişebilir. Bu çalışmada Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İhsan Doğramacı Çocuk Hastanesi Ergen Sağlığı Bilim Dalı’nda Ocak 2020 ile Ağustos 2020 tarihleri arasında DSM-5’e göre anoreksiya nervoza ya da bulimiya nervoza tanısı ile takibi yapılan, medikal olarak stabil 41 hasta (36 kız, 5 erkek; ortalama yaş 15,93 ± 1,47 yıl; ortalama izlem süresi 12,07±12,32 ay) kesitsel olarak incelenerek; renal bozuklukların sıklığı ile bunları etkileyen klinik ve laboratuvar faktörlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Hastaların %19,4’ünde mikroalbüminüri, %2,8’inde makroalbüminüri, %32,5’inin idrarında hipostenüri, %7,5’inde lökositüri (steril), %15,8’inde hiperkalsiüri tespit edilmiştir; ultrasonografi ile nefrolitiasis ya da nefrokalsinozis tespit edilmemiştir. Hasta grubunda serum sistatin-C düzeyi kontrol grubuna göre anlamlı düzeyde düşük olarak saptanmış, bu durum azalmış adipoz doku ile ilişkilendirilmiştir. Kreatinin ve sistatin-C temelli farklı eGFH metotları ile eGFH düzeyinin <90 ml/dk./1.73m2’den düşük olma sıklığı %0-9,8 arasında değişmiştir. Manyetik rezonans görüntüleme (MRG) görünür difüzyon katsayısı (“apparent diffusion coefficient”, ADC) değerlendirmesinde, bazı zonlarda farklılıklar olduğu görülmüştür. 24 saatlik ayaktan kan basıncı ölçümü (AKBÖ) ile kan basıncı düzeyinin belirgin olarak düşük olduğu; bu düşüklüğün sistolik kan basıncı düzeyi ve uyanıklık döneminde daha belirgin olduğu görülmüştür. Sonuç olarak, yeme bozukluğu olan hastalarda, mevcut bir semptom olmasa dahi renal komplikasyonlar gelişebilir. Bu hastalarda, renal değerlendirme yapılırken rutin değerlendirmeye ek olarak sistatin-C, AKBÖ ve renal görüntülemeler fayda sağlayabilir; bu incelemelerin hastaları yönetmedeki rolünü ortaya koymak için uzun süreli izlem çalışmalarına ihtiyaç vardır.tr_TR
dc.contributor.departmentÇocuk Sağlığı ve Hastalıklarıtr_TR
dc.embargo.termsAcik erisimtr_TR
dc.embargo.lift2021-04-22T07:59:08Z
dc.fundingYoktr_TR
dc.subtypemedicineThesistr_TR


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster

info:eu-repo/semantics/openAccess
Aksi belirtilmediği sürece bu öğenin lisansı: info:eu-repo/semantics/openAccess