Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.advisorBozdağ, Gürkan
dc.contributor.authorÖzten Dere, Gonca
dc.date.accessioned2020-06-10T07:53:16Z
dc.date.issued2019
dc.date.submitted2019
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11655/22334
dc.description.abstractÖzten G., Comparison of Endometrial Microbiota Results between Patients with Unexplained Infertility and Fertile Patients through 16s rRNA Sequencing Method, Hacettepe University Faculty of Medicine, Department of Obstetrics and Gynecology, Dissertation, Ankara 2019. Although the etiology of unexplained infertility remains unclear, inherent problems in conception and implantation process that cannot be identified with current clinical diagnostic methods might be considered as possible causes. The microbiota refers to the whole community of microorganisms inhabiting in a particular environment. Recent studies showed that even endometrium, formerly considered sterile, contains a bacterial profile. Dysbiosis is defined as the presence of altered microbiota and several diseases are found to be associated with this entity. The aim of this study was to investigate wheter endometrial microbiota profiles among patients with unexplained infertility and fertile patients presents any diversity. In this context, a total of 15 patients with unexplained infertility and 15 patients who had a live birth in the last two years with proven fertility were recruited. Endometrial samples were collected and analysed through 16s rRNA sequencing method. As a result, lactobacillus represented the majority of the bacterium in both groups. The median percentage of the endometrial Lactobacillus between infertile patients and fertile patients was not statistically significant (p= 0.9). Those results once again suggest that the sterile uterus paradigm should be totally abandoned. Further studies with larger sample size are needed to characterize the endometrial microbiata and its impact on reproduction.tr_TR
dc.language.isoturtr_TR
dc.publisherTıp Fakültesitr_TR
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccesstr_TR
dc.subjectmikrobiyota, açıklanamayan infertilitetr_TR
dc.titleAçıklanamayan İnfertilite Hastalarının Endometriyal Mikrobiyota Sonuçları ile Fertil Hastaların Endometriyal Mikrobiyota Sonuçlarının 16s Rrna Sequencıng Yöntemi ile Karşılaştırılmasıtr_TR
dc.typeinfo:eu-repo/semantics/doctoralThesistr_TR
dc.description.ozetÖzten G., Açıklanamayan İnfertilite Hastalarının Endometriyal Mikrobiyota Sonuçları ile Fertil Hastaların Endometriyal Mikrobiyota Sonuçlarının 16s rRNA Sequencing Yöntemi ile Karşılaştırılması, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanlık Tezi, Ankara 2019. Açıklanamayan infertilite etiyolojisi günümüzde bilinmemekle beraber mevcut klinik tanı yöntemlerinin değerlendiremediği konsepsiyon ve implantasyon basamaklarındaki problemlerin neden olabileceği düşünülmektedir. Mikrobiyota, bir habitatta bulunan tüm mikroorganizmalar anlamına gelmektedir ve yakın zamanda eskiden steril kabul edilen endometriyumun bile bir bakteriyel profil içerdiği bulunmuştur. Mikrobiyotada meydana gelen beklenmeyen değişiklikler disbiyozis olarak adlandırılmış ve çeşitli hastalıklar ile ilişkisi saptandığından endometriyal disbiyozisin fekundabilite üzerinde de kritik bir role sahip olabileceği öne sürülmüştür. Biz de çalışmamızda açıklanmayan infertilite hastaları ile fertil hastaların endometriyal mikrobiyota profillerini değerlendirmeyi amaçladık. Bu doğrultuda açıklanamayan infertilite tanısı almış 15 hasta ve son iki yıl içerisinde canlı doğum yapması nedeni ile fertil kabul edilen 15 hastadan yapılan endometriyal örneklemeler 16s rRNA sequencing yöntemi ile analiz edilmiş ve her iki grupta da örneklerin büyük çoğunluğunda Lactobasillus hakimiyeti olduğu gözlenmiştir. Endometriyal mikrobiyotalardaki median Lactobasillus yüzdeleri arasında fertil ve infertil hastalar için istatistiksel anlamlı bir fark saptanmamıştır (p= 0.9). Steril endometriyum paradigmasının terkedilmesi gerektiği bir kez daha bu sonuçlarla desteklenmektedir. Endometriyal mikrobiyota profillerinin nedenine ve olası etkilerine yönelik yüksek örneklem grubu içeren ileri çalışmalara ihtiyaç vardır.tr_TR
dc.contributor.departmentKadın Hastalıkları ve Doğumtr_TR
dc.embargo.terms2 yiltr_TR
dc.embargo.lift2022-06-12T07:53:16Z
dc.fundingBilimsel Araştırma Projeleri KBtr_TR
dc.subtypemedicineThesistr_TR


Bu öğenin dosyaları:

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster